Linetasarim JETFİKO

Yalova’da yaşayan Şahap Altunhan, Atatürk’ün Yalova’ya geldiği 1929 yılından itibaren  Gazipaşa Caddesinin adının nasıl verildiğini, Türkiye Cumhuriyeti kanunları arasında, hususî olarak bir caddenin, imarına ilişkin hüküm içeren tek kanun maddesi olduğunu yaptığı araştırmalar sonucunda ortaya koydu ve alınan kararın iptali için 28 Aralık  Perşembe günü Bursa Bölge İdare Mahkemesine başvurusunu gerçekleştirdi.

Yalova Belediye Meclisi Kasım Ayı oturumunda Yalova Belediye Başkanı Mustafa Tutuk’un önerisiyle “Gazi Paşa Caddesi’nin isminin Yalova Belediye Meclisinin aldığı kararla ‘Atatürk Caddesi’ olarak değiştirilmesine Yalova’da yaşayan Şahap Altunhan, o yıllara ait belge, resmi evrak ve gazete haberlerinden oluşan 10 sayfalık dosyayla Bursa İdare Mahkemesi Başkanlığına başvurarak, yürütmenin durdurulmasını talep ederek alınan kararın iptalini istedi.

Türkiye Cumhuriyeti kanunları arasında, hususî olarak bir caddenin, Gazi Paşa Caddesi’nin, imarına ilişkin hüküm içeren tek kanun maddesi olduğunu hatırlatan Şahap Altunhan, dava dosyasında Atatürk’ün ilk kez 1929 Yılında Yalova’ya geldiğini, Yalova halkının o yıllarda  Gazi Mustafa Kemal’e,  “Gazipaşa” ve Gazipaşa Hazretleri ile hitap ettiğini vurgulayarak “Yalova halkı Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e  sağlığında Gazipaşa Caddesinin adını verdi. O yıllarda Gazi Mustafa Kemal’e Atatürk soyadı verilmemişti.  Şimdi yıllar sonra hiç bir araştırma yapılmadan buranın adının değiştirilmesi Yalova halkının ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aziz hatırasına da saygısızlıktır.” ibarelerine yer verdi

Yalova Belediye Meclisinde alınan kararın usulüne uygun olmadan ve hiçbir hazırlığı yapılmadan, komisyonlarda görüşülüp tartışılmadan aniden alınan kararlar için, gerçek alınış şeklinin idari yargı merciince bizzat tetkiki büyük önem arz ettiğini dava dosyasında belirten Altunhan “ Gazi Paşa isminin bir caddeden kaldırılmasının ve Atatürk isminin nereye nasıl verileceği hususunda, bırakın çalışma yapılmasını, oturumu yöneten kişinin zihninde aniden tecellî ederek, gündeme dahi almaya tenezzül etmeksizin, canhıraş oylama yaptırması, ne tarih bilinci ile ne ciddiyetle ne de Atatürk'ün hatırasına olan saygı ile bağdaşır. Eğer bu teklif samimi olsaydı, hâlihazırda Atatürk'ün nam ve unvanını taşıyan bir caddenin isminin değiştirilmesi yerine, başka bir caddenin isminin Atatürk Caddesi olarak değiştirilmesi önerisi daha tutarlı bir yaklaşım olacaktır” dedi

Şahap Altunhan, dava dilekçesinde;  Büyük Önder Mustafa Kemal’e, 1934 yılında 2587 numaralı kanun ile “Atatürk” soyadı verildiğini hatırlatarak, Gazipaşa Caddesinin 1929 yılından itibaren kullanıldığını ve Yalova halkının Atatürk’ün huzurunda  bu caddeye bu ismi verdiğine dikkat çekerek “  Yalova Gazipaşa Caddesinin”  Türkiye Cumhuriyeti kanunları arasında, hususî olarak bir caddenin, imarına ilişkin hüküm içeren tek kanun maddesi olduğunu, bunun da  “Yalova Gazipaşa Caddesi”olduğunu hatırlattı.

Şahap Altunhan, Gazipaşa Caddesi adının, 24 Kasım 1934 tarihli ve 2587 numaralı kanunla Türk milleti tarafından Gazi Mustafa Kemal’e “Atatürk “soyadı verilmesinden önce verildiğini, Gazi Mustafa Kemal’e Atatürk soyadı verilmesinden sonra da Gazipaşa Caddesi bu isimle devam ettiğine dikkat çekerek o döneme ilişkin resmi yazışmalar ve gazete haberlerini iliştirerek mahkemeye sundu..

Av.Şahap Altunhan dava dosyasında “Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın bu caddeye verdiği önem, buranın imar planını bizzat kendi katkıları ile hazırlamasından da bellidir. Nitekim önce 3287 numaralı ve akabinde de hâlen yürürlükte bulunan 3653 numaralı kanunda, Yalova iskelesinden Termal'deki kaplıcalara uzanan yolun, yani Gazi Paşa Caddesi'nin, kenarlarında yapılacak binaların İstanbul vilayetince yapılacak imar planına göre ve özellikle de bölgenin âhengine uyumlu bir şekilde vücuda getirilmesi de hüküm altına alınmıştır. Bu husus da Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın bu caddeye verdiği ehemmiyeti göstermektedir.” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti kanunları arasında, hususî olarak bir caddenin, Gazi Paşa Caddesi’nin, imarına ilişkin hüküm içeren tek kanun maddesi olduğunu  dava dosyasında vurgulayan Şahap Altunhan “ Spesifik olarak bir caddeyi işaret ederek onun kenarlarında yapılacak yapıların ne şekilde olacağının açıkça bir kanunda belirlenmesi, Gazi Paşa Caddesi’ne Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın sağlığında bizzat verdiği ehemmiyetin diğer bir ifadesidir.  Atatürk’ün Yalova’ya geldiği 1929 yılından itibaren Gazipaşa Caddesinin adının kullanılmakta.Atatürk’ün ve Yalova halkının da bu ismi kabullendiğini o yıllarda yer alan Gazete haberlerinde ve resmi yazışmalarda buda açıkça görülmektedir. Gazipaşa Caddesinin adının yıllar sonra hiç bir araştırma yapılmadan değiştirilmesi Yalova halkının ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aziz hatırasınada saygısızlıktır.” dedi.

Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretleri’nin bizzat emriyle, 2 Aralık 1929 tarih ve 1533 numaralı kanunla Yalova, İstanbul’a bağlandığını, Yalova’nın İstanbul’a bağlanmasının ardından  Yalova halkının sahil boyunca iskeleden batıya doğru devam eden iki kilometrelik kısmına  Gazi Hazretleri ile Yalova halkının aralarındaki kuvvetli bağın simgesi olarak Gazi Paşa Caddesi olarak anılmaya başlandığını ve bu şekilde isimlendirildiğini ,bu isminde Gazi Mustafa Kemal’in sağlığında kabullendiğini vurgulayan Şahap Altunhan, dava dosyasıın sonuç bildirgesinde mahkemeden yürütmenin durdurulmasını ve meclis kararın iptalini talep ederek şu konulara dikkat çekti

“1930 yılından itibaren kullanılan Gazipaşa Caddesinin, Dava konusu isim değişikliği ile bulunan konut ve işyerinin adreslerinde, tebligatlarda, idari işlemler ve özel hayatlarında katlanılması zor güçlükler getirecektir. Ayrıca, burada bulunan işletmelerin, ticaret sicil kayıtlarında ve vergi mükellefiyetlerinde değişiklikler meydana gelecek; basılı kağıtları, kartvizit, ilan, broşür ve sair her türlü duyurucu araçları etkisiz kalacaktır.  Ek olarak; Tapu ve noter kayıtlarında da değişiklik yapılması gerekecek olup, yüz yıla yakın bir süredir aynı isimle anılan bir cadde olduğu için buradaki değişiklik de istenmeyen karışıklıklara sebep olabilecektir”

Talep: Yürütmenin Durdurulması

Yukarıda detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, hem kararın alınış şeklindeki ilkellik ve aceleciliğin getirdiği sakatlık, hem de esasa ilişkin sakatlıklar, alınan kararın açıkça hukuka aykırı olduğunu göstermektedir. Yukarıda detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, kararın kent yaşamına getireceği katlanılması mümkün olmayan zorluklar neticesinde telafisi güç zararların ortaya çıkacağı açıktır. Aksi takdirde geri dönülmesi çok zor değişikliklikleri de beraberinde getireceğinden, savunma alınmadan yürütmenin durdurulması gerekmektedir.

Ayrıntılar İçin TIKLAYIN