Linetasarim JETFİKO

CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan’ın, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na Yalova’daki hava kirliliğine ilişkin verdiği soru önergesine bakanlıktan yanıt verildi. İletilen yanıtın hem eksik hem de geç verilmesini eleştiren Becan, “denetim görevimizi sadece bize oy verenler için değil tüm seçmenler adına yapmaya çalışırken Bakanlıkların bu duyarsızlığı halkımızın bilgi edinme hakkını da engelliyor” dedi.

Milli Savunma Komisyonu üyesi Tahsin Becan, hava kirliliğinin dünya genelinde de Türkiye’de de halk sağlığını tehdit eden ve ölümlere yol açan çevresel riskler arasında yer aldığını belirterek bunun sonucu sağlık sorunlarının ekonomiye getirdiği yük, fosil yakıtlardan hızlı bir çıkışın maliyetini karşılamak için gereken bütçenin katbekat üstünde olduğunu belirttiği soru önergesinde, bakanlığın cevaplaması için şu soruları yöneltmişti:

“1)  Türkiye’de hava kalitesi izleme istasyonlarında hangi tür ölçümler yapılmaktadır? İstasyon sayısı kaçtır? 2) Elde edilen veriler ışığında, son 5 yılda, illerimizde ayrı ayrı olmak üzere ortalama ölçümlerin sonuçları nelerdir? 3) Taraf olduğumuz uluslararası anlaşmalar çerçevesinde, Türkiye Cumhuriyeti devleti, kirleticilerin yalnızca ölçülmesi ile ilgili protokole taraf olmuş, kirleticilerin salım miktarlarının azaltılmasına yönelik taahhütleri ve stratejileri içeren protokolleri imzalamamasını nedenleri nedir? 4)       Dünya Sağlık Örgütü’nün partikül madde kirliliği kılavuz değerine göre Yalova son 5 yılda ayrı ayrı olmak üzere ne ölçüde hava kirliliğine maruz kalmıştır? 5) 2024 yılı sonu itibarıyla ayrı ayrı ısınmadan, sanayiden ve trafikten kaynaklanan kirliliği ölçmek üzere kurulmuş hava kalitesi istasyon sayılarının illere göre dağılımı nedir? 6) Bakanlığınızın Yalova’da yeni hava kalitesi ölçüm istasyonları kurmak için herhangi bir hedefi var mıdır?”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın eksikte olsa verdiği yanıtta, Yalova ilinde biri Altınova’da, biri Armutlu ’da ve bir diğerinin de merkezde olmak üzere yalnız 3 adet Hava Kalitesi İzleme İstasyonu olup bu sayının yeterli olduğu bildirilmesine karşın Becan şunları aktardı:

“Türkiye hala fosil yakıtlara bağımlıdır. Fosil yakıtlar olan kömür, petrol ve doğalgaz günümüzde birincil enerji arzında %80’in üstünde bir paya sahiptir. En yüksek oranda termik santrallerde ve sanayide kullanılan kömür, yetersiz hava kalitesi yönetimi politikaları ve uygulamalardaki sorunlar ve mevzuatta bu tesislere verilen istisnalar nedeniyle yaşamsal sonuçları olan hava kirliliği sorunu yaratmaktadır. Üretimde fosil yakıt, özellikle de kömür kullanan ağır sanayinin yoğun olduğu bölgelerdeki partikül madde izlemesi çok sınırlıdır. Kirliliğin en yoğun olduğu bilinen Sakarya-Hendek OSB, Kocaeli-Gebze OSB ve Kocaeli-Dilovası-İMES OSB 2 bölgelerinin Yalova’ya çok yakın olmaları da şehrimizin ne denli risk altında olduğunu göstermektedir. Nitekim Dünya Sağlık Örgütü standartlarına göre Türkiye’de nüfusun en az %92’si kirli hava soluduğunu belirtmektedir. Türkiye genelinde hava kalitesi izleme istasyonu sayısı 382’ye yükselmiş olmasına rağmen, tüm istasyonlarda mevzuata göre izlenmesi gereken parametrelerin tamamına bakılmıyor. Bir başka şekilde ifade etmek gerekirse altyapımız var, ama bu altyapıyı etkin işletemiyoruz”