İSTİSMAR YAŞANAN YURT ÖNÜNDE TEPKİ
Yalova Adnan Menderes Mahallesinde Kamiller İlim, Kültür ve Çevre Vakfı tarafından geçen yıl eylül ayında ruhsatsız olarak faaliyet gösteren Halil Bağlı Talebe Yurdunda 12 yaşındaki bir çocuğa yönelik yaşanan cinsel istismar, Yalova’da siyasi partiler, sendikalar ve STK’lar istismar olayının yaşandığı yurt binası önünde gerçekleşen basın açıklamasıyla protesto edildi.
Yalova Adnan Menderes Mahallesinde Kamiller İlim, Kültür ve Çevre Vakfı tarafından geçen yıl eylül ayında ruhsatsız olarak faaliyet gösteren Halil Bağlı Talebe Yurdunda 12 yaşındaki bir çocuğa yönelik yaşanan cinsel istismar, Yalova’da siyasi partiler, sendikalar ve STK’lar istismar olayının yaşandığı yurt binası önünde gerçekleşen basın açıklamasıyla protesto edildi.
Basın açıklamasına KESK Eğitim-Sen, SES, Eğitim-İş, BES, CHP, HDP ve Yalova Kadın Meclisleri katıldı. “Çocuklar Uyurken Sessiz Olunur, İstismar Edilirken Değil” pankartının önünde ortak basın açıklamasını okuyan Yalova Kadın Meclisleri sözcüsü Sinem Akyürek “Çocukların cinsel ve fiziksel istismarı sadece kınama açıklamaları ile geçiştirilemeyecek kadar önemli olduğu gibi münferit kabul edilerek ya da nedenlerini yok sayarak sadece sonuca odaklanan çağ dışı ceza teklifleri ile önlemeyecek toplumsal bir soruna dönüşmüştür. Zira ülkemizde çocuklara yönelik istismar vakaları son 10 yılda %700 artmıştır. Ülkemizin dört bir yanındaki adliyelerde her yıl on binlerce çocuğa yönelik cinsel istismar davaları açılmaktadır” dedi.
Çocuklara yönelik son cinsel istismarın Yalova’da, bir dini grup tarafından kurulan Kamiller İlim, Kültür ve Çevre Vakfı’nın geçen yıl eylül ayında Halil Bağlı Talebe Yurdu’nu açtığını ve yurdun ruhsatı bulunmamasına rağmen 20’yi aşkın ortaokul öğrencisinin olduğunu ve 12 yaşında bir çocuğa cinsel saldırıda bulunulduğunu vurgulayan Akyürek “Çocukların yoğun bir şekilde cinsel ve fiziksel şiddete maruz kalıyor oluşu maalesef ki, son yıllarda ülkemiz açısından aşina olduğumuz bir konuya dönüştü. Çocuklara yönelik her türlü istismarın önüne geçilmesinin bir devlet politikası olarak benimsenmesi ve toplumsal nedenler ile istismara zemin sunan tüm aktörlerin ortadan kaldırılması için toplumsal seferberlik ilan edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda öncelikle Mecliste Çocuk Bakanlığının kurulması, çocukların üstün yararının temel alındığı kanuni düzenlemelerin yapılması, yetişkin ve çocuk eğitiminin gözden geçirilmesi, farkındalık yaratılması için projeler geliştirilmesi, çocuklara ve kadınlara yönelik her türlü cinsiyetçi söylemin terk edilmesi, bu konudaki her söylem ilgilisinin cezalandırılması, istismar davalarında istismarcı ile birlikte istismara zemin hazırlayan ve istismarı gizleyen kişilerin yargılanması, yargılamanın çocuğun beyanın esas alınarak ve verilecek cezalarda indirimler yapılmadan ve yine cezasızlık halinin ortaya çıkmasına engel olarak yargılamanın kısa sürede sonuçlanması gerekmektedir.” dedi.
Yalova’da ve ülkemizde yaşanan hiçbir şiddet ve istismar olayına sessiz kalmayacaklarını vurgulayan Akyürek. “Kadını ve çocuğu koruyamayan devlet, cezasızlık politikaları ile olayın faillerine koruyucu zırh olmakta, failleri cesaretlendirmekte ve her geçen gün çocuğa ve kadına yönelik cinsel, fiziksel ve ruhsal saldırıların olmasına zemin hazırlamaktadır. Oysa bizler bir kere daha hatırlatmakta fayda görüyoruz: Çocuklara yönelik cinsel istismarın affı olmaz! Kadına ve çocuğa yönelik şiddet politiktir ve biz bunların faillerini tanıyoruz.İstanbul Sözleşmesi’ni bir gecede fesheden iktidar, kadını ve çocuğu korumakta sınıfta kalmıştır. Sözleşme uygulanmadığı için kadına ve çocuğa yönelik şiddet her geçen gün daha da artmıştır.” diyerek şöyle konuştu.
“Şimdi ve bundan sonraki süreçte çocuğa karşı işlenecek her türlü ihmal, istismar suçuna ve hak ihlaline karşı tüm demokratik ve hukuki süreçlerin işletilmesi noktasında müdahil ve takipçi olacağımızı kamuoyuna duyururuz. Dört bir yanı kaçak, izinsiz ve denetimsiz cemaat ve tarikat yurtlarıyla dolu ülkemizde; bir çocuğumuzun, bir gencimizin daha intihar etmesine, tacize uğramasına, öldürülmesine tahammülümüz kalmadı.Laik, sosyal hukuk devletinde tüm çocuklar Devletin –Kamunun- himayesinde ve denetimindedir. Devlet gerekli önlemleri alarak bütün yoksul halk çocuklarının barınma ihtiyacını gidermelidir.Okul öncesinden yüksek öğretime kadar her aşamada eğitim ücretsiz, nitelikli ve laik bir kamusal hizmet olarak sunulmalıdır.Öğrencilerin eğitim, öğretim ve barınma ihtiyaçları kamusal kaynaklar tarafından karşılanmalıdır. Cemaat ve tarikatların eğitimin herhangi bir aşamasına, herhangi bir biçimde dahil olması engellenmelidir”
Benzer Haberler
JANDARMADAN KADINLARA 25 KASIM ÇİÇEĞİ
KADINA YÖNELİK ŞİDDETE HAYIR...
KADINA YÖNELİK ŞİDDETE DİKKAT ÇEKİLDİ
ARMUTLU'YA YENİ İÇME SUYU BARAJI
YALOVA BELEDİYESİ KIŞ KOŞULLARINA HAZIR
KARDA MAHSUR KALANLAR KURTARILDI
YALOVA’DA SUÇ ÖRGÜTÜNE OPERASYON
ÇİFTLİKKÖY’DE 24 KASIM KUTLAMASI