SP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI YALOVA'DA
Saadet Partisi Yalova İl Başkanlığı tarafından Genel Başkan Yardımcıları Mahmut Arıkan ve Cafer Güneş’in katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.
Saadet Partisi Yalova İl Başkanlığı tarafından Genel Başkan Yardımcıları Mahmut Arıkan ve Cafer Güneş’in katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.
Saadet Partisi İl Başkanı Celal Korkmaz, seçimlere hazırlık toplantısı gerçekleştirdiklerini belirterek, teşkilatın ana kademe üyelerinin hazır bulunduğunu ifade ile “Seçime kadar neler yapmaları gerekiyorsa hocalarımız düzenlediğimiz bu toplantılarda anlatacak. Yalova’da Saadet Partisi olarak seçim startını vermiş bulunuyoruz. Hayırlı olsun. İnşallah en hayırlı hizmetleri yapabilecek kadrolarımızla beraber Yalova’mızda yüzümüzün akıyla seçimlerden çıkarız diye düşünüyorum. En kısa zamanda da iktidarda sizleri temsil edeceğiz. Seçimlerden yüzümüzün akıyla çıkmış oluruz diye düşünüyorum. Tabii bunu yaparken teşkilatımızın içerisinde yapacaklarımız var” dedi.
‘YALOVA’DA VEFA GECELERİMİZ OLACAK’..
Geçmişte milli görüşe hizmet etmiş bütün partililer ile bir araya geleceklerini dile getiren Korkmaz, şöyle konuştu: “Seçimlere kadar Yalova’da elini sıkmadığımız, gönlünü almadığımız hiçbir kardeşimiz kalmayacak. Yalova üç yüz binse üç yüz bin kardeşimizin tamamı bizim kardeşimiz. Hiçbirisini siyasi düşüncesinden dolayı ötekileştirmeyeceğiz; farklılaştırmayacağız. Hepsini kucaklayacağız. Çünkü bizim inancımıza göre tamamı bizim kardeşimiz. Onların görüşü ne olursa olsun, düşüncesi ne olursa olsun; AK Partilisi olsun, CHP’lisi olsun, MHP’lisi olsun. Tamamen bizim kardeşimiz. Biz doğru bildiğimiz yoldan onlara kardeş gidip, kardeşçe davranıp, hep beraber ülkemizin düzelmesine faydalı olacak çalışmaları koymaya çalışacağız. Yalova’da ilçe ilçe geziyoruz. İlçelerimizin sorunları var. Her ilçemizde ziyaretlerimiz oluyor. Özellikle Armutlu’da bir sorunumuz var. Armutlu biliyorsunuz; Yalova’mızın incilerinden biri. Çınarcık, Esenköy, Armutlu. Buraya ulaşımda sıkıntılarımız var. Aşağı yukarı 24 yıl önce ihaleye çıkmış bir yolumuz var; 45 kilometre hepsi. 4 yılı başka iktidar, 20 yılı şu anki iktidar tarafından yönetilmiş bir yol. Bütçesi 900 milyon TL ve 650 milyon TL gibi bir para harcanmış ancak ne aşamada olduğu muamma. 3 tane tüneli olan 45 kilometrelik bir yol. Neden bitmez, sebebini merak ediyoruz. Bundan çok daha zor yollar yapılmış, yerler açılmış ama o yolun hala yapılmamasının sebebi Yalova’yı yönetenlerdir. Armutlu’daki hastane bu zamana kadar sağlık ocağı statüsünde hizmet vermiş. Tesislerde de eksiklik var. Armutlu küçük bir ilçe değil, yazın yoğun bir nüfusu var ve bu konunun da ciddi manada ele alınması gerekir. Ayrıca Fıstıklı köyümüzde imar sorunu var ve buna da bir çare bulunması gerekiyor.”
‘GÖMLEĞİN İLK DÜĞMESİ ADALETTİR, HUKUKTUR’..
SP Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Arıkan ise, son günlerde ülkemizde yaşanan hadiseleri üzülerek takip ettiklerini ifade etti Arıkan,şunları söyledi: “Biliyorum; insanımızın önceliği ekonomi, çünkü kanayan derin bir yara. Ancak bilinmelidir ki; diğer her şeye adaletsizlik ve hukuksuzluk sebeptir. Devlet yönetiminde ve kamusal hayatta gömleğin ilk düğmesi adalettir, hukuktur. Bizler bugün, gömleğin o ilk düğmesinin yanlış iliklenmesinin, hatta son yıllarda koparılıp bir kenara atılmasının sonuçlarını yaşıyoruz. Bir ülke düşünün; milyonlarca vatandaşı terör şüphelisi ilan edilsin, yüz binlercesi hakkında işlem yapılsın, on binlercesi de tutuklansın. Bir ülke düşünün, koca koca adalet sarayları inşa edilsin; fakat aynı zamanda onlarca yeni cezaevi açılsın. Bir ülke düşünün ki; cezaevleri tıklım tıklım dolu olsun. Adalet mekanizması, siyasilerin elinde adeta bir kılıç gibi kullanılsın. İşinden, ekmeğinden, özgürlüğünden edilen KHK mağdurlarının feryadı arş-ı Ala’ya ulaşmış. Fakat heyhat. Duyan yok. İnsanlar konuşmaktan, tweet atmaktan korkar hale gelmiş. Yasaklarla mücadele edeceğini söyleyenler ise yasakçı zihniyetin bizzat baş aktörü olmuş. İslam’ı, birkaç kişinin yanlışlarına kurban edemeyiz. Cami’yi, cami cemaatinin yanlışlarına kurban edemeyiz. Kabe’yi, dolar ve petrol zenginlerinin çıkarlarına kurban edemeyiz. Değerlerimizin, birtakım yapıların istismar edişine sessiz kalamayız. Devleti ayakta tutanın adalet olduğunu çok iyi bilenleriz. Devleti değil, devleti ayakta tutan adaleti kutsal kabul eden bir anlayışımız var bizim. İnancımızın gereği olarak, insanların temel hak ve özgürlüklerini kutsal sayar; hiçbir pazarlığa konu edilmesine rıza göstermeyiz. Biz, adaletin yerli yerine oturtulması için gayret gösteriyoruz. Bizim korumamız gereken şey adalettir, mağdurların ve mazlumların hakkıdır. İktidardakiler ile aramızdaki temel fark da budur.”
‘KALICI ÇÖZÜMLER ÜRETİLMİYOR’..
Kalıcı çözümler üretilmediğini ifade eden Arıkan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Zaman hızla akıyor, birtakım konular gündeme geliyor, birkaç gün içerisinde bir başka konuyla gündem tekrar değişiyor. Ancak ülkemizin ve insanımızın gerçek problemleri gündemde kalmaya devam ediyor; zira ne yazık ki kalıcı çözümler üretilmiyor. Gerçek gündemler konuşulmasın diye her gün bir başka suni gündem üretiliyor ve adeta bir ‘sis bombası’ sürekli olarak gündemin orta yerine bırakılıyor. Bir hafta bu sis bombası nas tartışması oluyor, bir başka hafta market zincirleri oluyor, bir başka hafta sosyal medyada infiale sebep olacak üretilmiş gündemler. Ekonomimiz alev almış, kriz her geçen gün daha da derinleşiyor; ama krizle mücadele etmesi gerekenler krizi değil algıyı yönetmenin peşinde koşuyor. Seçim yaklaştıkça her hafta, bazen de abartarak her gün sözde müjdeler açıklıyorlar. Bir sonraki hafta o müjdenin heyecanı sönünce de; “acaba bu sefer ne verebiliriz?” diye elde avuçta kalanı ortaya koymaya çalışıyorlar. Son müjdelerden bir tanesi de gençlere verilen burs miktarının güncellenmesi oldu. Güncelleme diyorum; çünkü gerçek anlamda bir artıştan söz edemiyoruz. Lisans öğrencileri için burs miktarı 850 liradan 1250 liraya çıkarıldı. Bu fiyat güncellendi; fakat öğrencinin içtiği kahve, yediği yemek, giydiği kıyafet, gittiği sinema, aldığı kitaplar, bindiği toplu taşıma, verdiği kira da günden güne artıyor. Enflasyon üç haneye çıkmışken, dolar bazında iki haneli kalan bu burslar hangi öğrenciye yetecek?”
‘GEÇEN YILIN 2825 LİRASI, BU YILIN 5500 LİRASINDAN DAHA DEĞERLİYDİ’..
Arıkan, daha sonra şunları söyledi: “Milletimizi ilgilendiren önemli başlıklarından birisi de asgari ücret konusu. İktidar, şimdi aynı algıyı asgari ücret üzerinden yapmayı planlıyor. Asgari ücreti arttırarak, alım gücünü koruyabileceğini düşünüyor. Oysa hepimiz biliyoruz ki; geçen yılın 2825 lirası, bu yılın 5500 lirasından daha değerliydi. Yıl başında yapılacak artışın da etkisinin birkaç ay süreceğini öngörmek için ekonomist olmaya gerek yok diye düşünüyoruz. Üstelik iktidar, tüm bunları kendi kesesinden lütfediyormuş gibi, millete tepeden bakarak yapıyor. Sanki milletimiz, ekonomik zorluklara rağmen bütçede hedeflenen vergi gelirinin çok üstünde vergi vermemiş, faturalarından bile devlete kaynak aktarmamış da; iktidar, kendi kasasından bunu dağıtıyormuş gibi ikramda bulunduklarını ima ediyorlar neredeyse.”
‘İKTİDAR DEĞİŞMEDİKÇE SONUÇ DEĞİŞMEYECEK’..
“Faize gelince kaynak bulunuyor da vatandaşa gelince mi bulunamıyor?” diye soran Arıkan, sözlerine şöyle devam etti: “Yine ayrıca uluslararası raporlara göre de; Türkiye’de israf ve yolsuzluk had safhada. İsrafa, şatafata, gösterişe gelince kaynak bulunuyor da asgari ücretliye, emekliye gelince mi bulunamıyor? Peki faize bir yılda toplam 519 milyar TL ödeyecek iktidarın, aynı dönemde milyonlarca köylü, çiftçi ve üretici için tarımsal desteklemelere ayırdığı pay ne kadar? Sadece 54 milyar TL. İşte biz bu düzene karşıyız. Biz; ücretin de yaşamın da asgarisini reddediyoruz. Adil olanı, hakkımız olanı istiyoruz. İsrafa da, yolsuzluğa da karşı çıkıyoruz. Milletin alın terinin bir avuç mutlu azınlığa aktarılmasına rıza göstermeyeceğiz. Tarihi bir dönemeçteyiz. Bütün dünya yeniden şekillenirken, sadece haritalar değil ekonomik eksenler de yeniden dizayn edilirken; Türkiye, her gün içerdeki başka bir kokuşmuşluk ve yozlaşmayla yüzleşmektedir. Maalesef iktidar çevresine çöreklenenler, sadece yetimin malını, garip gurebanın hakkını, milletin emeğini değil; Türkiye’nin geleceğini de çalıyor. Açık söylüyoruz; bu iktidar değişmedikçe, sonuç değişmeyecek! Zira aynı şeyleri tekrar ederek farklı sonuç elde edemezsiniz. Şimdi önümüzde bir fırsat var. Türkiye bir seçim atmosferine girmiştir. Parti kaygısıyla değil, ülke kaygısıyla hareket eden bir yönetim gelecek. Partisinin iktidarını değil, Türkiye’nin itibarını düşünen bir yönetim gelecek. Şahısların menfaatlerini değil, milletin ihtiyaçlarını merkeze alan bir iktidar gelecek. Bu iktidarın mayası ve ruhu da Saadet Partisi olacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Çünkü Saadet Partisi; haksızlığın, yolsuzluğun, rüşvetin olmadığı bir Türkiye’nin teminatıdır.”
Toplantıya, Genel Başkan Yardımcıları Mahmut Arıkan ve Cafer Güneş, Saadet Partisi YİK Üyesi M. Hamdi Yıldırım, Saadet Partisi GİK Üyesi Yusuf Karaağaç, Saadet Partisi İl Başkanı Celal Korkmaz, il yönetimi, teşkilatlar ve parti mensupları hazır bulundu.
Benzer Haberler
CHP GENEL BAŞKANI ÖZEL'E ZİYARET YAPILDI
AK PARTİ ÇİFTLİKKÖY İLÇE KONGRESİ YAPILDI
DP KONGRESİNDE BİNİCİOĞLU GİK ÜYESİ OLDU
ZAFER PARTİSİNİN YENİ İL BAŞKANI DOĞAN
CHP MİLLETVEKİLLERİ YALOVA'DA KONUŞTU
AK PARTİ'DEN KENT KONSEYİNE ZİYARET
AK PARTİ MİLLETVEKİLİ GENÇLERE SESLENDİ
CHP YALOVA'DA 1881 ADET BAYRAK DAĞITTI