Linetasarim JETFİKO

Yalova ve Sosyal Demokrasi

2 Ekim 2018 Salı 09:33:23

Sosyal Demokrat Halkçı Parti  (SHP)  ve  Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yalova eski Merkez İlçe başkanı ADD Yalova Şubesi Yönetim Kurul Üyesi Gülsen Büker'le geçmiş, günümüz ve gelecekteki Yalova'daki sosyal demokrasi hareketini, yerel seçimleri;, SHP ve CHP'yi  Yalova siyasetinde kadının demokrasi mücadelesindeki yeri üzerine geniş bir söyleşi gerçekleştirdik

1990 yılı başında Yalova SHP Kurucularından eski Merkez İlçe Başkanı olan, daha sonra siyasete CHP’de devam eden, CHP’de Yalova Merkez ilçe Başkanlığı görevlerinde bulunan Gülsen Büker’le Yalova’da sosyal demokrasiyi, demokrasi mücadelesini, SHP ve CHP dönemini, yaklaşan yerel seçimleri ve kadının Yalova’da siyasetteki yerini, Yalova CHP örgütünde yaşanan son gelişmeleri, yerel seçimlerde izlenecek yol haritasını konuştuk.

62 yaşında olan ve yaklaşık 40 yıldan buyana Yalova’da aktif siyasetin içinde olan 2 çocuk, 3 torun sahibi Gülsen Büker çarpıcı açıklamalarda bulunarak .www.farkyalovada.com’un yönelttiği sorulara yanıt verirken, Yalova’da SHP ve CHP döneminde yaşanan ilginç ayrıntıları dile getirdi. 

Demokrasi mücadelesinin siyasi beklentilere göre değil, mücadeleye inanmış insanlarla verileceğinin altını çizen Büker,   Muharrem İnce’nin il Başkanlığı yaptığı dönemde kendisinin de CHP Merkez ilçe başkanı olarak görev yaptığını,   Yalova’da 24 Haziran seçimlerinde CHP’den kadın adayın bulunmayışının büyük bir hata ive eksiklik olduğunu dile getiren Büker, Kadınların siyasetten giderek uzaklaştığını,  Atatürk’e ve Atatürkçülere yönelik saldırıların giderek yoğunlaştığını,  yaklaşan yerel seçimlere doğru, şartlar ve durum gerektirdiği için ön seçim talebinde bulunulmasının da doğru bulmadığını, Yalova CHP’de yaşanan  dargınlıkların bir an önce giderilmesi gerektiğini, kazanılmış bir kalenin muhafaza edilmesi gerektiğini söylüyor. Gülsen Büker  sorularımızı şöyle yanıtlıyor

“Belediye Başkanı Cengiz Koçal Siyaseti Seviyeli ve Hoşgörülü Yapıyordu”

12 Eylül öncesi ve sonrasında Lise ve Üniversite de okuduğu dönemlerde sol siyaseti benimsediğini ve bu doğrultuda demokrasi mücadelesi sergilediğini, 1990 yılı başlarında SHP’de aktif siyasete başladığını belirten Büker “ Yalova’da aktif siyasete girdiğimde Cengiz Koçal, SHP’nin Yalova Belediye Başkanıydı. İsmail Mutlu’da ilçe başkanı olarak görev yapıyordu. SHP’de kadın kollarında o dönemler çalıştım. Merhum Cengiz Koçal Belediye başkanıyken farklı bir değerdi. Siyaseti seviyeli ve hoşgörülü yapıyordu. Bugün halen Cengiz Koçal’ın Yalova’ya kazandırdıkları ve dürüstlüğü konuşuluyor. O dönemler ekip çalışmamız son derece uyumluydu. Ancak SHP döneminde kadınlar ve gençler siyasette çok öndeydi, aktifti. Zaten 1989 seçimlerinde birinci parti olması da bu gerçeği ortaya koymuştu.” Diyor.

“Mücadele Siyasi Beklentilere Göre Değil, Mücadeleye İnanmış İnsanlarla Verilir”

1989 yılında SHP’nin yakaladığı seçim zaferini toplumun yeniden yaşamak istediğini,  O dönemde  SHP’nin, başta İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere 39 ilin belediye başkanlığını kazanarak Umut olduğunu vurgulayan Büker” SHP o yıllarda halka güven ve umudu vermişti. O dönemlerde Yalova SHP binası sürekli doluydu. Üstelik gençler ve kadınlar çoğunluktaydı. Günümüzde ise örgütlenme yapısına baktığımızda Kadın ve gençlerin toplumun katılımının zayıf olduğunu görüyorum.  Çünkü o yıllarda verilen mücadele siyasi beklentilere göre değil, mücadeleye inanmış insanların varlığı söz konusuydu. Seçim çalışmalarında üyeler görev almak için adeta birbirleriyle yarışırdı.” diyor.

“Nusret Sungur, CHP ve Yalova Siyasetine Damga Vurmuş Biridir”

Yalova’da siyasette Nusret Sungur’un önemli bir isim olduğunu belirten Büker” Halen CHP’nin kullandığı il binası, Nusret Sungur’un 12 Eylül öncesinde Yalova’ya kazandırdığı binadır. Kendisi CHP İl Başkanlığı yaptığı dönemlerde Yalova’nın tüm köylerinde büyük bir saygıyla karşılanırdı. Her üyenin, Yalovalının sorunlarıyla bizzat ilgilenir ve sonuçlandırırdı. Yalova için Nusret Sungur ayrı bir değerdir. Yalova’nın tüm köylerindeki köy kahvehanelerine gittiğimizde, köylüler Nusret Sungur’u ayakta karşılarlardı. Yalova’nın bir dönemine damga vurmuş ve yeri doldurulamayacak bir siyasetçidir Nusret Sungur” diyor

“  CHP’’de Muharrem İnce İl Başkanıy ken, Ben  Merkez İlçe Başkanıydım”

1994 Yılında CHP’niin açılmasıyla birlikte İlçe Başkanlığına Nusret Sungür’un getirildiğini, ardından SHP’nin CHP’ye katıldığını ve birleşmeden sonra Yalova’nın il olmasıyla birlikte CHP’de ilçe yönetici olarak görev yaptığını, Yalova’nın il olmasının ardından yapılan Kongrede ise Alattin Fitoz’un CHP il Başkanı olarak seçildiğini ve yeni yönetimle birlikte görev aldığını,o dönemlerde Muharrem İnce’nin CHP Yalova il yönetiminde görev aldığını birlikte çalıştıklarını anlatan Gülsen Büker”  1995 seçimlerinde o dönem Alaattin Fitoz, Muzaffer Yazgan  Milletvekili adayı oldu. Daha sonra ise Partim, beni Merkez ilçe Başkanlığına atadı. Bir süre sonra yaptığımız kongrede ise yeniden CHP Merkez ilçe Başkanlığına seçildim. CHP İl Başkanlığına ise o dönemler Eczacı Yaşar Çiftçi getirildi. Yaşar Çitçi’nin ardından Muharrem İnce İl Başkanı olarak seçilirken, ben Merkez ilçe başkanlığı görevcimi sürdürdüm. Birlikte çalıştığım tüm il başkanları gerçek anlamda özverili bir çalışma içerisindeydi. Birbirimize güç vererek çalışıyorduk.” dedi,

“Siyasi Çalışmalarımı CHP ve Yalova ADD’ de Yoğun Bir Şekilde Gerçekleştirdim”

2002 Yılında Muharrem İnce’nin Milletvekili kazandığı dönemde, SHP’nin yeniden açıldığını o yıllarda Cengiz Koçal’ın SHP Yalova İl başkanı, kendisinin de SHP Yalova Merkez İlçe Başkanı olarak görev yaptığını hatırlatan Büker “ Daha sonraki yıllarda SHP’nin aktif siyasetten kopması üzerine yeniden yuvaya CHP’ye döndük. CHP’de çalışmalara başladık Ayrıca Yalova ADD bünyesinde faaliyet göstermeye başladım.2010 yılı başında CHP İL Başkanı Ertan Şener tarafından CHP İl kadınlar kolunun kurulması amacıyla görevlendirildim ve CHP İl Kadınlar kolu başkanlığına seçildim. O Dönemler CHP Merkez ilçe Başkanlığına atandım. 2011 yılında CHP Merkez ilçe başkanlığına aday oldum, ancak çok az bir farkla ilçe Başkanlığını Burçin Tangürek’e karşı kaybettim. CHP’de bir üye olarak görev yaparken çalışmalarımı aynı zamanda ADD’de yoğunlaştırdım. üç dönem ADD İl yönetiminde görev aldım. Halen ADD’de Başkan yardımcılığı görevimi yürütüyorum” diyor.

“Atatürk’e ve Atatürkçü Düşünceye Saldırılar Yoğunlaşırken Kayıtsız Kalamazdık”

Yalova ADD’nin 1995 yılında kurulmasında kendisinin de önemli bir katkısı olduğunu, ADD’nin kurucuları arasında yer aldığını belirten Büker “ Son dönemlerde Atatürkçü düşünceye yönelik saldırılar artarken, bizlerin kayıtsız kalması zaten mümkün olmazdı. Yalova ADD çalışmalarını her şartlar altında vermeye devam ediyor. Derneğimiz, Yalova’daki en aktif olan derneklerinden biridir. Derneğimiz son olarak dernek binası önünde kapatılacak olan Atatürk Havalimanı’nın adının 3. Havalimanı'na verilmesi amacıyla imza kampanyası açtı. Yalova halkının yoğun ilgisiyle karşılaştık. Binlerce imza topladık “ dedi

“Yalova’da 24 Haziran Seçimlerinde Kadın Adayın Bulunmayışı Büyük Bir Hata İdi”

Yalova’da geçmiş dönemlerde olduğunun aksine, kadınların siyaset arenasından kopartıldığını ve uzaklaştırıldığını, ancak kadınların siyasete olan ilgisinin giderek arttığına dikkat çeken Büker “Partilere baktığımızda tabanda en fazla emek veren uğraş gösteren kesimin kadınlar olduğu açıkça görülecektir. Kadınların aktif siyasete çekmek için siyasi sorumluluk verilmeli, her zaman seçen değil, seçilen de olmalıdır. CHP’ye baktığımızda ülke genelinde kadın Milletvekili ve adaylarının sayısının az olması beni çok üzdü. Yalova ise daha kötü bir tabloyla ortaya çıktı. AKP ve İYİ Partinin Kadın adayları ADD’ye ziyarete geldiğinde buruk bir mutluk yaşadım. Yalova’da 3 milletvekili seçilirken, AKP’nin bir kadın adayı vardı ve seçildi. İYİ partinin İki Milletvekili Kadın adayı vardı. CHP’de ise üç Milletvekili adayının üçü de erkekti. Bu CHP açısından büyük bir eksiklik ve hataydı.Ancak ben inanıyorum ki, bu anlayıştan vazgeçildiği takdirde, CHP çok başarılı olacağına inandığım bir kadın Milletvekilini  Yalova’dan TBMM’ye gönderecektir. ”

“ Şartlara Göre Önseçim İstemek, Demokraside Çifte Standarttır”

 Bugüne kadar her şartlar altında seçimlerde seçilecek adaylar için önseçimi savunduğunu, önseçimin sosyal demokrat bir partide örgütün ve tabanın iradesinin sandığa yansıması olduğunu, delegasyon sisteminin kaldırılması gerektiğini önseçimin ise tüm üyelerin katılımıyla yapılması halinde bir anlam kazanacağını belirten Büker şöyle konuşuyor: “ Ancak bakıyoruz ki, şartlar ve durum gerektirdiği için ön seçim talebinde bulunmasını da doğru bulmuyorum.  Şartlar uygun önseçim, şartlar uygun değil merkez yoklaması  yapılsın mantığını tamamen red ediyorum. Demokrasi her anlamda hayata geçmeli, çifte standart olmamalı. Yıllardınr ön seçim talebimize kulağı tıkalı olanların son dönemlerde ön seçim talep etmesini de yadırgıyor, bir anlamda da seviniyorum.Demek ki; yıllardır bizim istediğimiz noktaya gelmişler diye” .

“Yerel Seçimlerde, Kırgınlıklar Bırakılıp Kol Kola Yürüme Zamanıdır”

Yaklaşan yerel seçimlere doğru, CHP’ de yaşanan kırgınlıkların ortadan kalkması gerektiğini el birliğiyle mücadele edilmesi gerektiğini belirten Büker “ Parti içinde kırgınlıklar dargınlıklar olabilir. Ancak zamanı gelince el ele elbirliğiyle mücadele etmeyi de sağlamalıyız. Olması gereken de bu. Bunun gerçekleşeceğini de inanıyorum.  Bizim zaten başka çaremizde yoktur. El ele tutuşup birlikte yürümek zorundayız. CHP’nin kazandığı bu kaleyi 2019 seçimlerinde teslim etmemek için çok çalışmalıyız” diyor.