Linetasarim JETFİKO

Bir kenti kent yapan o kentin meydanı ve parklarıdır. Çünkü, bir kentin meydanı ve parkları o kentte yaşayan insanların kentlilik bilincini ve sosyal yapısını da ortaya çıkartır. Bir Kentin meydanını gördüğünüzde o kenti yönetenler ve o kentte yaşayan insanlar hakkında düşünce sahibi olabilirsiniz. Yalova’da kentlilik bilincine önem verilmemesinden dolayı, bugün Yalova'nın yeşil alanları, cadde ve sokakları ile kaldırımları işgal altındadır. 

İşte aşağıda izleyeceğiniz videoda 2011 yılında açılışı yapılan Osmanlı Parkı ve park içindeki Osmanbeg heykelinin son durumuna tanık olacaksınız. Prof. Dr.  Halil İnalcık'ın önerisi ve denetimleriyle ortaya çıkan Osman Beg heykelinin bulunduğu Osmanlı Parkı açıldığı günlerde Yalova sahiline sıfır noktasıydı. Geçen yıl, Osman Beg heykeli kaldırılmış, kaidesi yanlış yapılmış ve estetik olmayan bir görüntüye neden olmuştu.  

Sizleri o günlere götürüp, bugünkü durumunu da bu köşe yazısında izleyip tanık olacaksınız. Şimdi gelin, aşağıdaki birkaç dakikalık videoyu birlikte izleyip, Osmanlı Devletini Yalova'da kuran Osman Beg'in Yalova Osmanlı Parkındaki işgale adım adım nasıl boyun eğdiğini ve teslim olduğuna birlikte tanıklık yapalım.... 

Yukarıdaki videoda da göreceğiniz gibi, 2011 yılında açılışı yapılan Osmanlı Parkı ve park içindeki Osmanbeg heykelinin açılışı yapıldığında denize sıfır bir noktasındayken, yapılan işgaller sonrasında, heykelin çevresi işgal edilerek görünmez duruma gelmişti. Yalova belediyesi işgali sona erdirmek yerine Osman Beg heykelinin yerini değiştirmeyi ve taşımayı tercih etmişti.

Deniz kenarında olan Osman beg heykeli, artık ön tarafa yol kenarına taşınarak bugün olduğu yere getirildi.  Büyük Önder Atatürk, 1930'lu yıllarda bir çınar ağacının dalının zarar görmemesi için "Yürüyen Köşkü" 5 metre ileriye taşıdığı dönemlerden, işgal altındaki Osman Beg heykelini de 50 metre ileriye taşıma başarısını ortaya koyarak "Osman Beg"'i işgalden kurtarmış olduk. Yada bir başka ifadeyle; Osmanlı Devletinin Kurucusu Osman beg, Yalova'da işgale boyun eğmiş oldu...

Kaldı ki; Yıllar önce de; Yalova pazaryerinde köylü pazarına kurulan yürüyen merdiveni yürütemediğimiz için ortadan kaldırma başarısını da göstermiştik.

1985 Yılında başladığım gazeteciliğin 40. yılını da geride bırakıyorum. Yalova'daki yeşil alan, cadde ve sokak alanlarının, parklarının işgal edildiğine yönelik 40 yıldır, yüzlerce köşe yazısı ve haber yaptım. Ancak, değişmeyen tek şey işgalin devam etmesidir. Bu süreçler içinde görev yapan belediye başkanları işgallere yönelik çözüm üretemediler.  Çünkü; işgal edenler aynı zamanda seçmen olması itibariyle, yıllardır devam eden bu tür işgallere kayıtsız kaldılar.

Aslında bütün mesele de bu: Yaşadığımız her alanda önemsiz gördüğümüz kayıtsız kaldığımız, doğrudan kendimizi ilgilendirmiyor, etkilemiyor dediğimiz bu tür işgaller ve uygulamalar belli bir zaman dilimi sonrasında “başkalarının” rant mekanı, Yalova insanı içinse  “işgal edilmiş” yasak alanlar oluyor.