Özal’ın Evliyası Yalova’da…
yalova
17 Nisan 1993 Yılında aramızdan ayrılan Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ölümünün bugün 19. Yıldönümü. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın tartışmalı ölümü halen gündemdeki yerini koruyor. Ancak, bu köşe yazımda ilk kez tanık olacağınız bir gerçeği sizlerle paylaşacağım. Son yıllarda yazılı ve görsel basında sık sık konu olan ve benimde en az 5 ayrı televizyon kanalında izlediğim, Ahmet Özal’ın “Babamın Mezarını Evliya Yaptı “ açıklamalarını hatırlarsınız.
Yalova’nın En Tanıdık Siması Nasıl Evliya Oldu ?
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal’ın ortaya attığı ve bir çok TV ve Gazetede yer alan “Babamın Mezarını nur yüzlü bir ihtiyar olan İnşaat ustası görünümündeki Evliya yaptı” açıklamasının ardındaki sır perdesini www.farkyalovada.com olarak çözdük ve tanıklarıyla yüzleşerek bizzat o sözü edilen Evliya ile görüşme olanağı bulduk.
Özal’ın Sözünü Ettiği Ve İzini Bulamadığı Evliya Memiş Fedar’dır...
Uzun yıllar Almanya’da İnşaat ustası olarak çalışan ve 1980 yılından buyana Yalova’da mesleğini sürdüren 82 yaşındaki Memiş Fedar, şimdi Alzheimer hastalığıyla mücadele ediyor. Turgut Özal’ın Mezar yapım çalışmalarına 1993 yılında Yalova’dan giderek gönüllü olarak katılan Memiş Fedar, 1998 Yılında Anıt Mezar açılış törenine de dönemin Anap yöneticiyle birlikte katılmış. 1930 doğumlu olan ve Yalova’da on bini aşkın diktiği fidan ve aykırı çıkışlarıyla “Çevreci Deli Hacı” adıyla da tanınan Memiş Fedar, birkaç yıldır Alzheimer hastalığıyla mücadele ediyor.
Ahmet Özal’ın Babamın mezarını Evliya yaptı açıklamasını Gülerek izleyen Evliya….
Yardımsever ve çevreci kimliğiyle öne çıkan, onbine yakın fidan diken ve bir çok çeşme yapan Memiş Fedar, Turgut Özal’ın ölümünden sonra yaptığı mezarı ve Ahmet Özal’ın TV ve gazetelere yaptığı “Babam’ın Mezarını Bursa’dan Gelen Nur Yüzlü Beyaz Saçlı Evliya Yaptı” açıklamalarını ise Elmalık köyü kahvesinde arkadaşlarıyla gülerek izlemiş ve “ Şimdi çok arayacaklar o Ak sakallı Evliyayı ama bulamayacaklar. Deli Hacıyı” diye seslenmiş.
Turgut Özal Hayranı Memiş Fedar…
Yalova’da güvercinlere her sabah yemleyip Almanca seslenip, Almanca öğretmeye çalışması ve Dönemin ANAP’lı Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna’nın Yalova’da verdiği bir konferansta söz alarak “ Sen Deli Ben Deli Ne Olcak Bu Memleketin Hali “ diyerek konuşmasından sonra “ Deli Hacı” olarak tanınan Memiş Fedar, aynı zamanda bir Turgut Özal hayranı. Memiş Fedar’ın kendisinin uzun yıllar dostu olduğunu söyleyen Şair-Yazar ve Ortipa Yayınevi Sahibi Nuri Taner, konunun en yakın tanıklarından biri…
Memiş Fedar, Mezar Yapmaya Nasıl Karar Verdi.?
Memiş Fedar’ın aynı zamanda şair olduğunu, yazdığı şiirlerini kitap olarak bastırmak için kendisine ait kitapevine de sık sık gelip gittiğini ve sık görüştüğünü söyleyen Nuri Taner Fedar’ın istanbul'a gitmeye karar verdiğini şöyle anlatıyor: “Turgut Özal vefat ettiğinde Memiş Fedar çok üzülmüştü. Yanıma geldi ve Özal’ın çok hayrı dokundu bu memlekete. Benim de ona bir hayrım olsun deyip İstanbul’a mezar çalışmasına gideceğini söyledi. Ve günlerce de İstanbul’a, Vapurla her sabah gidip, akşamları dönmeye başladı. Giderken de Mezarlıkta çalışan işçilere Yalova’dan çeşitli meyve, sigara, su götürüyordu. Çok konuşkan, şakacı, inatçı, kafasına konulanı neye mal olursa olsun yapan biri Memiş Fedar” diyor.
Mezarda Çalışanlara Yalova’dan Su ve Yemek Götürüyordu…
İstanbul’da mezar çalışmalarına katılan Memiş Fedar’ın İstanbul dönüşünde bir gün yine Nuri Taner’in yanına uğrar, o gün Arabacılar sokaktaki Demirci Cemil Al ile birlikte üçlü arasındaki konuşmada Memiş Fedar “Yarın da Özal'ın mezarının çevresinin mermerlerinin yapılmasına yardıma gideceğim” der. Demirci Ali, Fedar’a takılarak “Haci, taşları eyri dizme, bir yamukluk görürsen bütün vebali sana kalır”der, Fedar ise şöyle yanıt verir “Ben oraya yamukları düzeltip geleceğim” Memiş Fedar, bir hafta boyunca İstanbul’a gidip gelmeye başlar.
Mezarda Çalışanlara Talimat Yağdıran Hacı Memiş...
Memiş Fedar, Mezara gider gitmez, kimseya aldırmadan çalışmaya. Başlar ve burada talimatlar vererek mermerlerin nasıl dizileceğini gösterir. Çalışanlar, kendilerine yiyecek, sigara getiren bu kişinin Mezarlıklar Müdürlüğünde görevli biri olduğunu düşünür önce..İşçiler işi bıraktıklarında bile Memiş Fedar, mermerleri dizmeye devam eder. İşçilerden biri dayanamaz ve sorar: Amca, adın ne senin?”deyince, Memiş Fedar:“Ula çalışmada ad olmaz.Bana Deli Haci desen yeter” diyerek çalışmasını sürdürür. Ve Çalışmasını sürdürürken de Turgut Özal için söyledikleri, yaptığı dualar çalışanların da ilgisini çeker ve orada namazlarını kaçırmaz. Bu böyle birkaç gün sürdükten sonra Memiş Fedar, işini tamamlayıp kimseye bir şey demeden Yalova’ya döner ve bir daha oraya gitmez..
Yıllar Sonra Memiş Fedar Nasıl Evliya Oldu ?
Aradan geçen yıllardan sonra, Ahmet Özal’ın babasının ermiş olduğunu ve mezarını ak saçlı nur yüzlü görünmez bir evliyanın yaptığını öne süren açıklamaları, günlük gazetelere manşet olup televizyonlarda yayınlanması üzerine, Memiş Fedar, aynı günün sabahı Nuri Taner’in kitapevine gelerek tüm gazeteleri alarak okumaya başlar ve Nuri Taner'e şöyle seslenir: “İşte o Evliyayı çok arayacaksınız ama bu deli Hacıyı asla bulamayacaksınız “...
0 Yorum