Selçuk Yiğitlik söyleşisi
Selçuk Yiğitlik söyleşisi
Yalova'dan Çıkan Bir Başarı Öyküsü
1 Ekim 2019 Salı 00:13:14
Bu hafta köşe yazımda siyaset ve seçim yazılarına ara vererek Yalova'nın değerleriyle yaptığımız söyleşilere devam ediyoruz. Sitemizin Ekim Ayı konuğu Yalova’nın bir zamanlar unutulmaz efsane takımı Yalovaspor’un ve Sakaryaspor’un unutulmaz futbolcusu ve takım kaptanı Selçuk Yiğitlik oldu.
1964 Yalova doğumlu olan ve futbola 11 yaşındayken Coşkunspor alt yapısında başlayan ve Coşkunspor’da futbola devam eden Yiğitlik, 1979 yılında Yalovaspor’da forma giymeye başladı. 1984 Yılında Yalovaspor’un ilk profosyenel maçında 3. Lig karşılaşmasına çıkan Yiğitlik. kendisinin ve Yalovaspor’un ilk profosyenel karşılaşmasında forma giymenin onurunu taşıdı.
Selçuk Yiğitlik, Yalovaspor’dan sonra 1.Lig (Süper Lig)de mücadele eden Sakaryaspor’a transfer olmasının ardından bir ilk’i de Sakarya spor’da yaşadı. Sakaryaspor’un 1987 yılında Türkiye Kupası (Federasyon Kupası)nı kazandığı yıl, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ı eleyerek Kupa şampiyonu olmasında Sakaryaspor’la bir ilki de yaşamış oldu. Avrupa Kupalarında da Sakarya spor formasıyla mücadele eden Yiğitlik, bu başarıların ardından Sakaryaspor takım kaptanlığına kadar yükseldi.
Futbolculuğu 1995 yılında bıraktıktan sonra birçok takımı çalıştıran Selçuk Yiğitlik, kariyerini teknik direktör olarak yurt dışında sürdürdü. Selçuk Yiğitlik www.farkyalovada.com’ un sorularını yanıtlayarak, bizleri nostaljik bir yolculuğa götürdü ve unutulmaz anılarını okurlarımızla paylaştı.
Selçuk Yiğitlik Kimdir?
1964 Yalova doğumlu. Futbola 1975 Yılında Coşkunspor Altyapısında başladı. 1979 yılında Yalovaspor genç takımında oynarken takımı İstanbul Şampiyonu oldu. 1984 Yılında Yalovaspor’un 3. lige çıkmasının ardından ilk kez profosyenel oldu. 1985 Yılında Düzcespor, 1987 yılında Sakaryaspor’da futbol oynadı. Oynadığı futbolla takımını Türkiye Kupasında şampiyon yaptı. Aynı yıl Avrupa kupalarında Sakarya spor formasıyla oynadıktan sonra, Ordu Milli takımında oynadı. Aynı yıl Mersin İdman Yurduna transfer oldu. Selçuk Yiğitlik, 1993 Yılında yeniden Yalovaspor’a dönerken 1995 yılında futbolu bıraktı. Futbolu bıraktıktan sonra Antrenörlük yapan Selçuk Yiğitlik, 1997’de Yalovaspor, 2000’de Gebzespor, 2001’de Sapancaspor, 2005 yılında ise Dubai’nin Ras Al Khaimah takımlarını teknik direktör olarak çalıştırdı. Yalovaspor altyapısından yetişen ve sırasıyla Yalovaspor, Düzcespor, Sapancaspor, Sakaryaspor, Mersin İdmanyurdu takımlarında uzun yıllar profesyonel futbol oynadıktan sonra 5 yıl da çeşitli takımlarda teknik direktörlük yapan eski milli futbolcularımızdan Selçuk Yiğitlik www.farkyalovada . com ‘un sorularını yanıtladı.
“Futbola 11 Yaşında 1975’de Coşkun Spor’da Başladım”
Futbola 1975 Yılında Coşkunspor altyapısında başladım. Henüz 11 yaşındayken ağabeylerimin zaten dikkatini çekmiştim. Coşkunspor, Yalova’nın en iyi takımlarından biriydi o yıllar. Kaymakamlık kupalarında adını şampiyonluklara ve finallere yazdıran Türk futboluna da önemli isimler kazandıran bir takımdı. Coşkunspor’da futbol oynamak o dönemlerde büyük bir ayrıcalıktı.
“Yalova spor Formasını İlk Kez 15 Yaşında 1979’da Giydim”
1979 Yılında. 15 Yaşındayken Yalovaspor genç takımında futbol oynamaya başladım. İlk şampiyonluğumu da o yıl yaşadım. Yalovaspor genç takımı İstanbul genç takımlar arası şampiyonada, takımımız o yıl İstanbul şampiyonu olmuştu. Ve o zamanlar adımızdan da övgüyle söz edildiği yıllar oldu. Genç takımda oynadığım yıllarda futbolum, yalovaspor yöneticilerinde dikkatini çekmişti. Bir süre sonra Yalova Spor’un formasını da gururla giymeye başladım.
“Yalova Spor’un İlk Profosyenel Maçında İlk Kez Profosyenel Oldum”.
20 yaşındayken ilk kez profosyenel olarak sahaya çıktım. Yalovaspor’un 3. Lig’de ilk profosyenel maçıydı o karşılaşma. Bende ilk kez o duyguyu o maçla yaşadım. 1984 yılında kurulan Türkiye 3. liginde elde ettiği başarıların ardından 3. Lige çıkmıştı. Yalovaspor ve benim ilk profosyenel maçımız Yalova Atatürk stadyumunda GS ile karşılaşmıştık. O yıllarda GS 1 lig kadrosunda yer almayan futbolculardan oluşan GS’ın 3. Lig takımıyla aynı guruptaydık 1984 yılına kadar Yalovaspor, İstanbul amatör kümede oynarken tüm maçlarını da deplasmanda oynardı. Deplasman maçlarını ise kendi sahamızda oynarcasına taraftarlarımızın desteğini alarak oynardık. İlk profosyenel maçımız 3. ligde GS’ın takımıyla oynarken hepimiz çok heyecanlıydık. İlk kez profosyenel karşılaşmaya çıkarken kendi sahamızda güçlü bir rakiple karşılaşıyorduk. İlk maçımızda GS 1-0 yenildik.
“İlk Profosyenel Ligde Şampiyonluğu Kıl payı kaçardık.”
1984 yılında Yalovaspor formasıyla 3. Ligde mücadele ederken güçlü bir kadromuz vardı. Sahada 8 futbolcumuz Yalovaspor’da yetişmiş arkadaşlarımızdı. Çünkü o yıllarda Amatör takımda şampiyonluk için kurulmuş bir Yalovaspor vardı. Ancak o yıl, Sakaryaspor’dan Turan ve Tacettin’i transfer etmiştik. İlk profosyenel kadroda iskelet Yalovalı çocuklardan oluşuyordu. Son 8 maça kadar şampiyonluğu kovalayan bir takım olduk. Son karşılaşmamız Gölcükspor’laydı. O karşılaşmada hangi takım yenerse o şampiyon olup 2. Lige çıkacaktı. O sezon talihsiz bir golle yenildik ve şampiyonluktan olduk.
“ Yalovaspor’un Kasasına Transferimle Birlikte İyi Bir Para Girdi.”
Lig bitiminin ardından 1985 Yılında Düzcespor’a, 1987 yılında ise Sakaryaspor’a transfer oldum. Yalovaspor’dan transfer oluşumda Yalovaspor’un kasasına ilk kez yüklü bir para girmiş oldu. Bu da beni ayrıca mutlu etti. Çünkü, bana verilen emeklerimin karşılığını oynadığım futbol ve kazandırdığım parayla vermiş oldum. Transferlerimde oldukça tartışmalı bir şekilde gerçekleşmişti. Nejdet Niş hocamın yönlendirmeleriyle transferlerim yapılmıştı. Nejdet Niş hoca, benim bir gün yıldızımın parlayacağımı da o dönemler söylemişti.
“Sakaryaspor’da Yıldızıımın Parladığı Bir Dönem O ldu “
Sakaryaspor ‘da 1987-90 yılları arasında üç denem futbol oynadım Burada takım olarak çok büyük başarılara imza attık. Sakaryaspor, o yıllarda şimdiki Süper lig olan 1.ligde mücadele ediyordu. FB, GS, Beşiktaş’ın korkulu bir rakibiydi. Zaten o yıllarda elde ettiği başarılarda bunun en büyük kanıtı olmuştu. Sakarya spor’da o dönemler Türkiye liglerinde fırtınalar gibi esiyordu. O dönemin üç büyükleri Sakaryaspor’dan çok korkuyorlardı. Ve Türkiye kupasını da o dönemler Beşiktaş, Fenerbahçe gibi takımları eleyerek şampiyon olmuştuk.
“ Türkiye’nin en iyi Futbolcularıyla Futbol Oynadım”
Necdet Niş hocamla birlikte, 1987-88 sezonunda tarihindeki ilk ve tek Türkiye Kupası’nı kazanan Sakaryaspor’da Türkiye’nin en iyi futbolcularıyla futbol oynadım. Kadromuzda, benimle birlikte Oğuz, Turan, Aykut , Ümit Gürsoy, Engin İpekoğlu, Neşet Muharrem, Muammer, Bülent Erdek.Rahim Zafer, Turan Sofuoğlu, Faton Bingazi, Erol Kolcu, Serdar Şenkaya, Hakan Şükür, Sinan Turhan, Kemal Yıldırım, Oğuz Çetin bulunuyordu.
“O Yıllarda Yalovalı Kimliğimle Bir Çok Başarılara İ mza Attık “
Yalova’nın Safran yolunda büyümüş, Coşkunspor’un alt kadrosunda yetişmiş, Yalovaspor’da ilk kez profosyenel olmuş biri olarak önemli başarılara Yalovalı Selçuk olarak imza attım. 1987 Yılında Türkiye kupasını kazandık. 1988 Cumhurbaşkanlığı Kupası, 1. Lig'in 1987-88 sezonunu şampiyonlukla tamamlayan Galatasaray ile 1987-88 sezonu Türkiye Kupası (o zamanki adıyla Federasyon Kupası) şampiyonu Sakaryaspor arasında oynanan 23. Cumhurbaşkanlığı Kupası maçı vardır o maç unutulmaz bir maçtı. 5 Haziran 1988'de, Ankara 19 Mayıs Stadyumu'nda oynanan maçı Mirsad Kovacevic ve Tanju Çolak'ın golleriyle 2-0 kazanan Galatasaray, kupanın sahibi olmuştu.Ancak, o yıllarda Sakarya spor tarihinde ilk kez bir kupa kazanmanın da onurunu yaşadık.
“Şampiyonluğa Giden Yol İnanılmaz Duygular Yaşattı.”
O sezon 1. Lig’de (Süper lig), küme düşme potasından 6 puan uzaklıktaydık, yerimiz 11’incilik, puanımız 51, averajımız -13’tü. Federasyon Kupası’nı kazanmamız o dönemler hayaldi. İlk karşılaşmalardan sahadan galip çıkarak üst tura yükseldik. Sonra Kuralar çekildi, bize Fenerbahçe çıktı. ‘Eyvah’ dedik” ilk önce sonra sahaya çıktık, Fenerbahçeyi 5-1 yendik. Ardından çeyrek final kuraları çekildi, bu sefer Beşiktaş’la eşleştik. Yine ‘Eyvah’ diye hayıflandık ama onları da ilk maçta 4-0 yenmeyi başardık. Yarı final ilk maçında Zonguldakspor’a 5 gol atarak finale çıktık, finalde ise Samsunspor engelini aşıp kupayı kaldırdık. Bu, Sakaryaspor formasıyla oynadığım dönem, aynı zamanda Sakarya spor’un tek Federasyon Kupası oldu.
“Avrupa’da Futbol Oynamak Çok Farklı Bir Duygu “
Türkiye şampiyonu olduktan sonra , 1989 Yılında Sakarya spor, tarihinde ilk kez Avrupa Kupa Şampiyonlar liginde yer almıştı. İlk Avrupa ligi maçımız ise Macaristan’ın Bekescsaba takımıydı. İlk karşılaşmamızda Sakarya’da , Bekescsaba’yı 2-0 yenmiş, deplasmanda ise 1-0 yenilerek turu geçmiştik. Ancak bu karşılaşmada hayatımın en zor anını yaşamıştım. Karşılaşmada kendi kaleme ters bir kafa vuruşuyla takımımı 1-0 mağlup duruma getirmiştim. Sonraki dakikalar bitmek bilmedi. İlk karşılaşmada 2-0 yendiğimiz için turu geçmiştik.
“Eintracht Frankfurt Karşılaşmasını Unutam ıyorum”
Avrupa Kupa Galipleri Kupasında ikinci turdaki rakibimiz Eintracht Frankfurt olmuştu. O Yıllarda Avrupa’nın güçlü takımı Eintracht Frankfurt takımıydı. Bu maçın en özel tarafıda Almanya’da çalışan babamın türbinlerde beni izlemesiydi. Binlerce Türk tribünlerde “Türkiye Türkiye” diye bağırıyordu. Almanya’da oynadığımız Avrupa Kupa şampiyonasındaki Eintracht Frankfurt karşılaşması gece maçıydı. Sahaya çıkınca kafamız karıştı. Bugüne kadar hiç gece maçı oynamamıştık. Tutuktuk. Çünkü hayatımda ilk kez bir gece maçına çıkmıştım. Beni ve babamı tanıyan türklerin yaptığı tezahüratlar unutulmaz ve inanılmazdı. Babamın 90 dakikayı gözyaşları eşliğinde bu maçı izlediğini maç sonrasında kucaklaşarak tanık oldum. Bu babam ve benim için çok müthiş bir duyguydu. Benim için unutulmaz bir andı.
“Futbolu Başladığım Yalovaspor “da Noktaladım”
Sakaryaspor’un ardından askerliğim döneminde 1990 yılında Ordu Milli takımında, 1991 yılında ise Mersin İdman Yurduna transfer oldum. Burada iki sezon futbol oynadıktan sonra 1993 Yılında yeniden Yalovaspor’a döndüm. Futbolu başladığım yerde bitirmeyi düşündüm ve 1995 yılında Bıraktım. Antrenörlük yapmayı düşünüyordum. İlk antrenörlüğümü de futbola başladığım Yalova’da Yalovaspor’da 1997 yılında yaptım. Daha sonra ise 2000’de Gebzespor’u çalıştırdım.Buradan da Spancaspor’un teklifini kabul ederek 2001 yılında Sapancaspor’u çalıştırdım. Daha sonra ise yurt dışından teknik direktörlük tekliflerini değerlendirdim.
“Yurt Dışında Çalıştırdığım Takımı Şampiyon Yaptım”
Yurt dışından bana gelen teklifler içersinde bana en uygun olan Dubai’den gelen tekliflerdi. Birleşik Arap Emirliklerinin Emirates ve Ras Al Khaimah takımlarını 3 yıl çalıştırdım. Burada başarılı olduğuma da inanıyorum. Türkiye sevgisi ve futbol birikimi burada kısa sürede meyvesini verdi. Benim de amacım Yalova’yı yurtdışında en iyi biçimde temsil etmekti. Çalıştırdığım takımları da liglerde şampiyon yapma başarısını gösterdim. Buralarda Yılın Teknik Direktörü unvanlarını aldım. Daha sonra yine yuvaya Yalova’ya döndüm.
“Yalova Spor’da Yetişmiş Biri Olarak Katkı Sunmaya Hazırım”
Ben bu topraklarda yetişmiş ve bugünlere Yalovaspor formasını giyerek gelmişim. Bu nedenle de Yalovaspor’un her zaman başarılı olmasını içtenlikle isterim. Yalovaspor’un yeniden Bal liginde mücadele etmesi her şeyin yeni bir başlangıcı olabilir. Ancak şunu söylemeliyim ki, Yalova spor’dan hiçbir yönetici benden görüş yada bir fikir alma konusunda adım atmadılar. Katkı sunamadığım için de üzgünüm. Çünkü, Yalova’yı ve Yalovaspor’u çok seviyorum. Ancak yinede gelişmelere üzülüyorum. 33 yıllık bir futbol hayatım ve kariyerim var. Edindiğim tecrübeleri elbet Yalovaspor’la paylaşmak isterim. Ama dediğim gibi beni de yok sayıyorlar.
“Yalovaspor, Alt Yapıya Önem Vermek Zorundadır”
Ben Yalovaspor alt yapısından yetişmiş bir futbolcuyum. Benim gibi Alt yapıda yetişmiş, bir çok ağabeyim birinci liglerde top koşturmuş ve ün yapmıştır. Bu futbolcuların tek bir ortak yönü var. Alt yapıdan gelmek. Eğer alt yapınız yoksa bina çöker. İsterseniz en iyi futbolcuyu getirin, bir süre sonra alt yapı olmadığı için başladığınız yere dönersiniz. Alt yapı gelecektir. Alt yapınız yoksa geleceğiniz de yoktur. Yalovaspor’un efsane olduğu dönemlerde futbolculardan 8’i, Yalova’da yetişmiş futbolculardan oluşuyordu. Bunu unutmamak gerek. Bizim Yalovaspor’da oynadığımız dönemlerde, Yalovalılar, Yalovasporlu futbolcuları birer oyuncu olarak görmezdi . Çünkü, onları oyuncu değil Yalova’nın evladı olarak bağırlarına basardı.
İşte Selçuk Yiğitlik’in Anlattıkları ve Ayrıntılar.
Diğer Söyleşilerimiz İçin TIKLAYIN
0 Yorum