Linetasarim JETFİKO

Sizleri bu köşe yazımda, 1993 yılına götürmek ve yıllar önce Termal Kaplıcalarında yaşanan çevre felaketi, Termal’in yağmalanması ve Atatürk Müzesinin içler acısı görüntüleriyle baş başa bırakmak istiyorum. Gördüklerinize inanmakta zorluk çekerken o dönemler yaşadıklarıma  ben bile anlam vermekte zorluk çekmiştim. Çünkü umursamazlık diz boyuydu. Termal Kaplıcalarında yaşanan yağmaya karşı bir avuç insanın çığlığı duyulmuyordu.

Yıllar Önce Termal Kaplıcaları Böyle Yozlaşmıştı...

Termal Atatürk Müzesinin bakımsızlığı bizzat Atatürk’ün kendi eliyle dikip can suyu verdiği onlarca çınar ağacının Milletvekillerinin dinlenebilmesi için Termal’de yapılan TBMM dinlenme tesisleri için nelerin yaşandığına, hangi tarihi binaların yıkıldığına ve kesilen yüzlerce ağacın varlığına  görüntüler eşliğinde tanık olacaksınız bu köşe yazımda. 1993 yılındaki bu görüntülere dönemin Yalova Çeko Başkanı Arif Ekim'den başka hiç kim se oralı bile olmadı…

1993 Yılında Termal Kaplıcalarında Neler Yaşandı...

1993 yılında Termal Kaplıcalarında TBMM Dinlenme Tesisleri için Atatürk’ün bizzat yaptırdığı Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterlik binası yıkılmıştı.  Üstelik yüzlerce çınar ağacı kesilmişti. Atatürk Müzesi bahçesinde, Atatürk’ün bizzat kendi elleriyle diktiği ve can suyu verdiği Çınar ağacı da kesilmişti. Termal Kaplıcalar Bölgesi, Dünyanın en büyük kumarhanesi (Gazino) yapılması amacıyla özellikle gözden çıkartılmış kaderine terk edilmişti. Ayrıca,  Atatürk’ün müzesi de ziyaretçilere kapatılmıştı. Mezbelelik en üst noktadaydı. Termal bakımsız olacak kamuoyunda böyle bir algı oluşturularak Termal Kaplıcaları özelleştirilerek ranta kurban edilecekti…

Termal Kaplıcalarında Yıllar Önce Çektiğim Görüntüler …

1993 yılında Yalova Termal Kaplıcalarında yaşanan çevre ve ağaç kıyımını Cumhuriyet Gazetesinde yaptığım haber geniş bir şekilde yer alması üzerine Termal Kaplıcalarında yaşanan çevre felaketinin önüne kısmen de olsa geçmiştim. Ancak bir süre sonra ağaç katliamı ve yıkımlar devam edince, bu kez Termal Kaplıcalarında kameramla nöbet tutmaya başlamıştım.  Ancak o yıllarda TRT’nin dışında Türkiye’de sadece 3 ayrı özel televizyon kanalı bulunuyordu. Görüntüleri yayınlatmakta zorluk çekiyordum..Çektiğim görüntüleri dikkatlice izlediğimde,tarih kitaplarında da yer alan ve Atatürk Müzesinin bahçesinde  Atatürk'ün bizzat dikip can suyu verdiği çınar ağacının kesildikten sonra gövdesinde farklı bir görüntünün ortaya çıktığını gördüm.

Ve Hain Fikrimi Devreye Sokunca, Bütün Türkiye Yalova ve Atatürk’ü Konuştu…

O yıllarda Derby jilet reklamıyla ün kazanan Ali Desidora lakaplı, günümüzde Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde tek gözlü Poyraz karakterini  canlandıran Yıldırım Memişoğlu, Star televizyonunda “İster İnan İster İnanma” adıyla bir program başlatmış ve program bütün Türkiye’de yoğun ilgi görmüştü. Termal’de yaşanan tarih ve ağaç katliamını ülkeye duyurmak amacıyla elimdeki görüntülerle birlikte Star televizyonuna giderek Yıldırım Memişoğlu’yla görüştüm. Kendisine görüntüleri izletirken Atatürk müzesinin bahçesinde bulunan ve Atatürk’ün bizzat can suyu verdiği çınar ağacının kesilmesiyle birlikte ağlamaya başladığını söyledim.

“Atatürk’ün Elleriyle Diktiği Çınar Ağacı Kesilince Nasıl Ağlamaya Başladı”

Yıldırım Memişoğlu’na bunu defalarca söyleyip görüntüleri izledikten sonra buna kendisini inandırdım.  Yıldırım Memişoğlu,görüntüleri birkaç kez  izlemesinden sonra “ Aha vallahi çınar ağacı ağlıyor” demeye başladı. Görüntüleri istedi ve ben de kendisinden bu görüntüleri programında yayınlarken,Termal Kaplıcalarında yaşanan tarih ve çevre felaketine de programında yer  vererek bu konunun dikkate alınmasını istedim. İstanbul’dan Yalova’ya döndükten ertesi günü Star Televizyonunda programın bir hafta öncesinde görüntüler fragman eşliğinde şöyle dönmeye başladı. “Atatürk’ün elleriyle diktiği çınar ağacı kesilince nasıl ağlamaya başladı”

Bütün Türkiye Ekran Karşısında Kilitlenmişti…

Türkiye’de o yıllarda sadece  birkaç tane  özel televizyon olduğundan izleyici programa kitlendi. Program yayınlandıktan sonra ise TBMM’de yapımı süren dinlenme tesislerinin projesinde de değişikliğe gidilerek ağaç katliamın önüne geçilmiş oldu. Ayrıca Termal Kaplıcaları ve Atatürk Müzesi, elden geçirilerek bakıma alındı ve Atatürk’ün mirasları korunurken, Termal Kaplıcaları da özelleştirilme kapsamından çıkartılmış oldu.