Tigem ve Atatürk’ün Mirası
Tigem ve Atatürk’ün Mirası
28 Kasım 2012 Çarşamba 00:00:00

Şimdi sizleri Büyük Önder Atatürk’ün kendi parasıyla satın alıp milletine bağışladığı Tigem Arazisinin Atatürk’ün sağlığında kullanıldığı yıllara götüreceğim. Yan tarafta gördüğünüz fotoğraflar, Yalova Tigem arazisinde 1938’den 1950 yıllara kadar çeşitli tarihlerde çekilmiş fotoğraflardır. Fotoğraflara geçmeden önce büyük Önder Atatürk’ün kendi el yazısıyla TBMM Başkanlığına başvurarak Çiftliklerle ilgili olarak vasiyetini de sizlere aktarmak istiyorum.

Atatürk Çiftlikleri Hangi Gerekçeyle Satın Aldı...
Büyük Önder Atatürk,1929 yılında ilk kez geldiği Yalova’da öncelikli olarak Yalova’nın batı ve doğu tarafında bulunan (Baltacı ve Millet Çiftliği)ni gezmiş ve bu çorak tarım arazisinde, tarım ve hayvancılığın ülkemizde gelişebilmesi için değerlendirmiştir.  Atatürk, bu arazileri de, Kurtuluş Savaşının ardından, Hint Müslümanlarının yardım paraları ve yapılan bağışlarla elde edilen parayla bu çiftlikleri satın alır. Yapılan bu bağışların değerlendirilmesi doğrudan Atatürk’ün kararına bağlı bir paradır.  Atatürk satın aldığı çorak TİGEM  arazisini verimli çiftlikler haline getirmiş, ülkenin çok ihtiyacı olan tarım ve hayvancılıkta modernleşmeyi başlatmış, köylüye örnek olmuştur.  Hatta Atatürk,Yalova’ya geldiğinde  çiftliklerdeki ürünleri, meyvesini, sütünü, peynirini parasını ödeterek satın almıştır.

Atatürk,  Vasiyet Ederek Çiftlikleri Hazineye Bağışlıyor...
Büyük Önder Atatürk, buradaki çiftlikleri, milletin malı olarak kabul ediyordu. Dolayısıyla milletin malının özel kişilerin eline geçmemesini sağlamak için özel bir yasa çıkartarak millet malını koruma altına almıştır. Atatürk, çiftliklerini, hazineye devretmeye karar verir ve 11 Haziran 1937'de TBMM Başkanlığına ve Başbakanlığa bu kararını yazılı olarak şöyle bildirir. "...Kullanma yetkim altındaki çiftlikleri, bütün tesisleri, hayvanları ve demirbaşları ile beraber, hazineye hediye ediyorum. Gereken kanuni işlemin yapılmasını dilerim." 12 Haziran 1937’de TBMM'nde görüşmesi yapılır, Atatürk'e Meclis'in teşekkür etmesi kararı verilir. Bağışın resmi işlemleri 11 Mayıs 1938'de tamamlanır ve Atatürk tarafından imzalanır.

Atatürk’ün Vasiyeti ve Günümüzde TİGEM…
Atatürk, Cumhuriyet sonrasında, girişimcisi olmayan, özel sektörü yok denebilecek durumda olan ve tarımı orta çağı yaşayan ülkemizde, özel sektör yaratmak ister, tarımı ortaçağdan kurtararak, Modern ve çağdaş bir üretim araçlarına, bilimsel çalışmaların yapılmasını esas alır. Nüfusu köylü olan ve tarıma dayalı ekonomiye sahip olan halkımızı ilerletmek, refah düzeyini artırmak ister. Bunun için kendisi örnek olmaya karar verir ve tarım alanında bir girişimci olarak ortaya atılır.ve yanda fotoğraflarını gördüğünüz çiftlikleri kurar.

Atatürk’ün Vasiyeti Yerine Geliyor..
Biliyorsunuz Yalova’da son günlerde tartışılan konuların en başında TİGEM arazisi geliyor.. 10 yıl önce özel bir Vakıf Üniversitesinin talipli olduğu TİGEM arazisine, Yalova halkı topyekûn karşı çıkmış, imza kampanyası başlatmış ve Atatürk’ün mirasının bir özel vakfa devredilerek talan edilmesine karşı çıkarak, kamu menfaatleri doğrultusunda buraya Vakıf Üniversitesi değil, kurulacaksa; Devlet Üniversitesi kurulmasını talep etmiştik.  Ayrıca Tigem Arazisinin Atatürk’ün vasiyetleri doğrultusunda kamu yararının gözetilmesini ve tarımsal vasfının yitirilmemesini de  topyekun talep etmiştik..

Tigem’de Tarımsal Üretim ve Eğitim
Şimdi gelinen süreçte TİGEM Arazisinin bir bölümü,1 500 dönümlük kısmı 30 yıllığına ihale ile kiralandı. Burada modern tarımla küçük aile işletmeciliği ve çiçekçilik sektörünün temsilcileri üretim yaparken, bir yanda da doğal doku korunarak, botanik bahçesi yer alacak ve yılın her günü aynı zamanda Yalova’ya yaraşır bir çiçekçilik fuarı oluşturulmuş olacak. Yine aynı şekilde, TİGEM Arazisinin bir bölümü de Yalova Üniversitesine tahsis edilerek kamu menfaati korunmuş ve böylelikle buradaki olası bir çarpık yapılaşma ve doğal dokunun giderek bozulmasının önüne geçilmiş oldu. Aksi halde,  bu arazilerin özel kişi yada kurumların eline geçmesi halinde ise bu bölge adeta bir kapalı kutu olarak kendi seçkin müşterilerine hizmet verecektir. Nitekim bunun örneği de TİGEM arazisinde birkaç yıldır zaten mevcuttur. Satışı yapılan Arberetum da, bunun gelecekteki örneklerinden biri olacaktır.

70 Yıl Önce TİGEM Arazileri
Şimdi sizleri Büyük Önder Atatürk’ün kendi parasıyla satın alıp milletine bağışladığı Tigem Arazisinin Atatürk’ün sağlığında kullanıldığı yıllardaki Çiftliği fotoğraflardan gördünüz. O günün koşullarında Atatürk, yoktan var etmiş ve çiftlikler kurmuştur.Günümüzde ise bu Çiftliklerde tavuk, inek ve yumurta üretimi yapmaya kalktığınızda Büyük Önder Atatürk’ün bizlere söyleyeceği söz ise” Sizler halen 1930’larda yaşıyorsunuz” olacaktır.

Sonuç Olarak;
Tigem Arazileri konusunda aksi bir görüş ileri sürmek; TİGEM arazisi, paylaşımlara, yada buradan rant temin etmek isteyen aracı kurum, kişi, yada kuruluşların ekmeğine yağ sürmek demek olacaktır. Benim açımdan TİGEM, yerini bulmuştur.  Aksi halde benim endişem, buraların özel sektör tarafından satın alınması, girılmesi, TİGEM kıyılarına otel ve gökdelenler dikilmesi kaçınılmaz olacağı gibi, Yalova halkı da buralardan kamusal bir fayda göremeyecek ve hatta hiç giremeyecektir...

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!