Yalova'daki ABD'liler
Yalova
Bir önceki yazımda 1960 yılından sonra Yalova’ya gelen Amerikalıların Yalova’daki yaşantısından ve bazı gerçeklerden söz etmiştim Kaldığım yerden bu hafta da devam ediyorum.
1960'lı yılların başında, ABD’li askerlerin özel istekleri ile projelendirilen ve yapıldıktan sonra kiraya verilecek evlerin sayısı da giderek artıyordu. Öyle ki; bu evlerin o yıllarda çöpçüler tarafından parsellenmiş ve adeta minik bir çöp mafyası da oluşmuştu. Çöp toplayıcılar, başka bir birinin o bölgeden çöp toplamasına asla izin vermezler ve sık sık kavgaya tutuşurlardı. Yalova’nın doğal güzelliği ABD’li askerleri Yalova’ya çekmeye yetiyordu. Artık Amerikalıların sayısı da Yalova’da oldukça fazlaydı.
Yalova’da Lüks Araçların Sayısı Giderek Artıyordu...
Evlerinin önünde bekleyen özel araçlar ise bizim o dönemde en iyi oyuncaklarımızdan biri oluyordu. Arabayı dışarından sever ve hareket etmesini görmek için Amerikalı askerlerin yatağından kalkıp işe gitmesi için evlerinin önünde saatlerce beklerdik..Her sokak başında bir Amerikalı bulunurken, Amerikalı komşularımız vardı. Onların bizleri çağırmalarını dört gözle beklerdik Çünkü, Amerikan şekerleri, gazozları, sakızları, çikolataları ancak bu şekilde tadına bakabiliyorduk. İşte o yıllarda önemli bir değişime de adım atılıyordu. Amerikan üssünde çalışan Yalovalıların da o yıllarda yaşam tarzı giderek değişmeye başlamış, kendi yakınlarına dahi yabancılık çekmeye başlamışlardı. Onlar gibi konuşup, onlar gibi el-kol hareketleri yapmaya başlamışlardı.
Yalova Amerikan Bar ve Gazinoyla Tanışıyor..
ABD’li askerlerin iş bitiminde ise evlerine yakın kahvelerde içecekleri sıcak bir çay yada soğuk bir bira olabiliyordu. O dönemlerde mahalle kahvelerinde soğuk bira satmak, içmek mümkündü. Günün yorgunluğunu Yalova sahillerinde bulunan çay bahçelerinde oturarak yada gezerek atarlardı. Yalova küçük bir kasaba olmasına karşın İlk American Bar’da kuruluyordu. Gazipaşa Caddesi en fazla rağbet gören caddeydi. O yıllarda Halk Eğitim merkezinin karşısında deniz kenarında büyük bir Amerikan Bar ve Gazinosu kurulmuştu. Amerikalılar ve torpilli Türkler burada sabahlara kadar gürültülü müzik eşliğinde dans eder ve eğlenirlerdi. Özellikle Amerikalı çocukların en fazla ilgi gördüğü yerler Yalova Fırınları olurdu.çünkü sıcak Ekmek onlar için ayrı bir önem kazanır.Sabahın erken saatlerinde Fırınların önünde sıcak simit ve ekmek kuyruğuna girerlerdi.
Amerikalılar Yalova’ya Dalga Dalga Yayılmıştı.
ABD’li askerlerin evleri genellikle Gazipaşa Caddesi ve Dere kenarında bulunan bölgedeydi. Karamürsel Caddesi, Eski Bursa Caddesi de tercih edilen yerlerdi. Ancak, belki şaşıracaksınız ama Safran Yolu Caddesinde oturan ABD’lilerin sayısı da hiç azımsanmayacak kadar fazlaydı. Evlere taşınan ABD’li askerlerin ev taşımaları bütün mahallenin ilgisini çeker hatta mahalleli ABD’lilerin eşyalarını taşımak için birbirini ezerdi. Çünkü ev taşıma; Yeni eşya görme ve hediyeler almak demekti. Yardım etmek için adeta kuyruk olurdu. Yalova’da Amerikalıların oturması nedeniyle lüks giyim ve beyaz eşya satışları da metropol kentlerinde olmayacak kadar mağazalar yer alırdı. Bir çok kişi yeni bir ev eşyası yada giyim eşyası almak için Yalova’ya gelirdi. Şimdiki Ergun Düğün Salonunun altında bulunan o dönemlerin “Minyon” ve Gazipaşa Caddesindeki “Sefalı” Mağazası en seçkin işyerleriydi. Oralardan alışveriş yapmak herkes için önemli bir ayrıcalıktı. Beyaz eşya mağazaların sayısı da o yıllarda artış göstermiş ve Amerikalıların kullandığı Buzdolabı, Çamaşır Makineleri artık Yalovalıların da ilgi odağı olmuştu.
Buzdolapları Evin Salonunun Köşesine Konulurdu...
ABD’lilerin lüks evlerinde bulunan beyaz eşyaların ne olduğu ne amaçla kullanıldığını ilk kez 1960’lı yılların ortalarında görmüştüm. Televizyonu ise 1960’lı yılların sonunda.TRT Henüz 1964 yılında kurulmamışken, ABD’lilerin getirdiği TV’ye şaşkın şaşkın baktığımızı hiç unutamam. TRT’nin 1960’lı yılların sonuna doğru haftada birkaç gün yayın yapması bu alete ilginin giderek artmasına neden oluyordu. Bu yıllarda komşuluk ilişkileride gelişmişti. Ev ziyaretleri bile yapılıyordu. Amerikalı çocuklarla arkadaşlık yapıp, onların elindeki renkli şeker ve çikletleri çalmak en büyük eğlencemiz oluyordu. Bir akşam ABD’li bir komşumuza gittiğimizde çok şaşırmıştım. En çok şaşırdığımda Alafranga Tuvalet olmuştu. ABD’li komşumuza ziyarete gittikten birkaç gün sonra onları davet etmenin gerektiğini rahmetli babam anlattığında, Annemin yüzünü ve bakışlarını da hiç unutamam. Babam hırsından olsa gerek ertesi günü Bir buzdolabı aldı, birkaç gün sonra da bir Televizyon. Buzdolabını evin salonuna koyduk. Dolabın üstüne de Televizyonu. Evde değerli ne kadar eşya varsa adete salonda duruyor.” İşte aynısı bizde de var”dercesine.O yıllarda ABD’li komşularımız sayesinde birkaç yeni eşya sahibi olmuştuk.
İlk Eylemimi ABD’li Askere Karşı Yapıyorum…
Henüz 10 yaşındaydım. Mahalledeki çocuklarla beraber Kırmızı bir arabanın yanında durmuş aynasına ve kaç kilometre hız yaptığını görebilmek için kilometre göstergesine bakmak için camına yanaştığımızda, ABD’liyi karşımızda görmüştük. Bana tokat atıp bağırarak ve iterek arabanın yanından uzaklaştırmış ve anlamadığım sözler sarf etmişti. (Bu benim yediğim ikinci tokattı. İlk tokatımı da Turşucu Ömer'den yemiştim. Bu da ayrı bir hikaye konusu ). Bu olayın ardından ağlamaya başlamıştım. Aşağılanmıam ve azarlanmam beni çok etkilemişti. Ertesi akşam, bir inşaattan aldığım çivili tahtaları görülmeyecek şekilde ABD’li askerlerin arabaların lastiklerinin altına koyuyor, patlatıyordum. Bu oyun nedense çok hoşuma gitmişti. Ama bana artık yetmiyordu. Çünkü attığı tokadın sıcaklığı geçmemişti. Sonrasında ise aldığım ince ve keskin bir demir parçasıyla, Karamürsel Caddesinde ne kadar Amerikalılara ait araba varsa çizmeye başlamıştım. Arabalara attığım çizikler o yıllarda benim imzam olmuştu.
Yalova’nın Yakın Tarihini Oluşturan Amerikalılar...
Amerikalıların Yalova’da yaşadıkları süre içinde, buralara yakından ve gönülden bağlı oldukları da bir gerçek. Yalova’ya 30-40 yıl sonra yaşadıkları yerleri torunlarına çocuklarına göstermek için gelenlerin sayısı da bir hayli fazladır. Yalova’da o yıllarda başlayan esnaflık, eğlence ve turizm sektörü de hızla gelişmiş ve nitelikli bir konuma gelmiştir. Amerikalıların en önemli katkılarından birisi de o yıllarda Yalova’da çektikleri fotoğraflar olmuştur.yıllar sonra kurdukları web sayfalarında anılarını yayınlayan ve fotoğrafları burada sergileyen Amerikalılar böylelikle Yalova’nın yakın tarihine görsel anlamda da damgasını vurmuşlar ve Yalova açısından da görsel anlamda bir hafıza deposu oluşturmuşlardır.
0 Yorum