Yalova’nın Yüzsüzleri!
yalova
Yalova’da son yıllarda artan yoğun niteliksiz göçlerle birlikte, Yalova’nın başta ”Sağlık” alanındaki sorunları da giderek katlanarak artmakta. Ancak inanın yaşadığımız şu günleri yeni yılda daha çok arayacağız. AB uyum yasaları çerçevesinde “Hekim ve Hasta Hakları” açısından, bir hekim bir hastaya en az 7 dakika ayırmak zorunda. Ancak, bu süre sadece poliklinik aşamasında geçerli, Türkiye’deki bürokratik işlemler (imza, onay tahlil sonuçları) vs işlemler nedeniyle bu 7 dakikalık sürenin yarısı bu işlemlere gittiği için, 1 Ocak 2006 yılından itibaren, bu süre 10 dakikaya çıkacak. Bir başka ifadeyle, randevular da yeni yıldan itibaren buna göre sisteme girecek. Şimdi bunda ne var diyeceksiniz? Bu günlük poliklinikte müdahale edilecek hasta sayısının %30 oranında düşmesi demektir. Ben bu yazımda bu konuya değil, Yalova’da daha da vahim bir konuya dikkat çekmek istiyorum.
İŞTE SİZE YEŞİL YALOVA!
Şimdi size vereceğim “Resmi” rakamlar Yalova’nın gerçek yüzünü verirken, yüzsüzlerinin de hangi boyutlarda olduğunu ortaya koyacak. Yalova’nın ilce ve köyleri olmak üzere toplam nüfusu 200 bin civarındadır. Bu nüfusun içinde toplam 17.167 SSK’lı, 14.018 Bağ-Kur’lu bulunmakta. Peki, Yeşil Kartlı sayısı? Yalova İl Sağlık Müdürlüğü’nün Yalova Valiliğine verdiği rakamlara göre Yalova’da toplam 22. 873 Yeşil Kart sahibi var. Ancak bu rakamlar birkaç ay öncesine ait. Bu sayının bugünlerde 25 bini bulduğu belirtiliyor. Yine binlerce kişinin de Yeşil Kart almak için başvuruda bulunduğu ve henüz Yeşil Kart almadığı belirtiliyor. Daha ilginç olanı da, Yeşil Kart sahiplerinin önemli bir kısmının Yalova kent merkezinde yaşıyor olması. Yalova Şehir merkezinin nüfusu 98 bin. Yeşil Kartlıların büyük bir kısmının Yalova merkezde olması ne demektir biliyor musunuz? Yanıtını ben vereyim! Şehir merkezsinde yaşayan her 5 kişiden biri Yeşil Kartlı demektir. Yeşil Kart alabilmenin çok kolay olduğu belirtilen Yalova’da, salt bu nedenle yoğun bir göçün olduğu da öne sürülen iddialar arasında. Başka kentlerde sağlık hizmetlerinden faydalanamayanların burada ücretsiz sağlık hizmetlerinden ve diğer yardım olanaklarından daha rahat faydalandığı vurgulanmakta.
YEŞİL KART, YALOVA’DA SAĞLIK SİSTEMİNİ ÇÖKERTİYOR!
Yalova’da Sosyal Güvenliğe sahip olup, hastanelerde bir türlü muayene olamayan, her sabah erken saatlerde kalkıp randevu alamayan, Hastane, hasta yatağında çile çekmeyi tercih edenlerin çığlığını şimdi sizlere aktaracağım. Devletten ücretsiz sağlık hizmeti alabilmek için yıllarca prim ödeyen ve bu hizmetler için hak sahibi olanların sesini, daha doğrusu feryadını sizlere anlatmak, gözlemlerimi paylaşmak istiyorum. İşte bu yazı da hem bu sorunun başlıca nedenlerinden birini, hem de Yalova’nın yüzsüzlerini anlatmak istiyorum.
Yalova Kent merkezinde neredeyse her 5 kişiden birinin Yeşil Kart sahibi olması, sağlık hizmetlerinden faydalanmak için yıllarca bağlı olduğu Sosyal Güvenlik hizmetlerine prim ödeyenler, Yeşil kartlıların sürekli hastanelere ve sağlık ocaklarına akın etmesi nedeniyle, ellerinden bir hakkın gasp edildiğini iddia ediyorlar.
Daha da ilginci, ismini vermek istemeyen Poliklinik doktorlarının verdiği bilgilere göre, aynı aileden birkaç kişinin poliklinik için sıra aldığını, dolayısıyla bir başka hastanın da böylelikle hakkının gasp edildiği vurgulanmakta. Vahim olan ise, İşsiz olması nedeniyle sabahın erken saatlerinde, gerek telefonla, gerekse bizzat sağlık kuruluşlarına giderek birden fazla poliklinik için sıra alan bazı art niyetli Yeşil kartlı kişiler, sistemi kilitledikleri gibi, reçetelerine yazdırılan ilaçların bazılarını da kendi memleketlerinde bulunan Yeşil Kart alamayan yakınlarına gönderdikleri iddia edilmekte.
YÜZSÜZLERİ NEREDE GÖREBİLİRSİNİZ?
İşte söz konusu Yalova’nın yüzsüzlerini görmek istiyorsanız en yakın bir eczaneye uğrayınız ve hiçbir şey yapmadan burada biraz bekleyiniz. İşte orada kısa bir süre içinde onlarca yüzsüz göreceksiniz. Özel aracıyla eczaneye gelerek, elinde Yeşil Kartla ilaç alanlara tanık olacaksınız. Eğer, gördüklerinizle yetinmeyecekseniz şayet, her hangi bir eczacı ile bu konu üzerine sohbet ediniz. Eğer uygun bir zamanınız varsa Yalova’daki Sağlık Ocaklarını yada Devlet Hastanesi polikliniklerini gözlemleyiniz. Kollarında omuzlarına kadar altın bilezik taşıyan kadınların ellerinde Yeşil Kart taşıdığına da tanık olacaksınız. Hastanede, Polikliniklerdeki kuyruklara bir göz atınız. Her 10 kişiden 7 kişinin ellerinde Yeşil Kart göreceksiniz. Yeşil Kart sahibi olduktan sonra, salt Yeşil Kartının elinden alınmaması için işe girmeyerek, kayıt dışı bir gelirle yaşamaya çalışanların önemli bir sayıya ulaştığını göreceksiniz.
VALİLİĞE ÇAĞRI!
Yalova Valisi Sayın Doç.Dr Yusuf Erbay, İşsizlik oranının çok yüksek olması nedeniyle Yalova’da sık sık işsizlere yönelik meslek edindirme kursları açıyor. Üstelik bu kurslara katılan kursiyerlere, yol ve yemek parasının dışında asgari ücretin yarısı da veriliyor. Ve her şeyden önemlisi, bu kursları bitirenlere istihdam garanti ediliyor. Ama gelin görün ki bu kurslara ilgi gösterilmediği gibi, kurs süresince devletten para alanlar, kurs bitiminde kurs süresince gördüğü meslek ile ilgili (Vali Erbay bu kursiyerlere iş bulmasına rağmen) işe girmiyorlar. Sayın Valimizin de en büyük sıkıntısı bu kurslara gereken önemin ve ilginin gösterilmemesi.
Buradan açıkça sayın Valimize çağrıda bulunuyorum. Yalova’daki yeşil kartlıların kimlikleri kurulan bir komisyon tarafından yeniden denetimden geçsin. Gerçek İhtiyaç sahipleri belirlensin. Yeşil Kart sahipleri bu kurslar aracılığı ile iş sahibi yapılsın. Eğer, Valiliğin ve Tİş-Kur’un bulduğu işlerde çalışmak istemeyen Yeşil Kartlılar tespit edilirse bu kişilerin Yeşil Kartları iptal edilsin.
Bir kez daha tekrar ediyorum: Bunları yazarken amacım gerçekten Yeşil Karta ihtiyacı olanları rencide etmek, onları hedef göstermek değil. Amacım Yeşil Kart uygulamasının nasıl suiistimal edildiğini, diğer hak sahiplerinin de nasıl mağdur edildiğini gözler önüne sermektir.
0 Yorum