Linetasarim JETFİKO

İzleyenler bilir, güzel bir filmdi Çingeneler zamanı. Emir Kusturica’nın yönettiği ve bir çok dalda ödül alan filmdi. Ancak konumuz elbette bu film değil. Bu köşe yazısının konusu Yalova, yağma ve vurgun hesapları üzerine. Hükümet, ülke çapında olduğu gibi Kentsel dönüşüm alanları çerçevesinde Yalova'da da yeni bir düzenlemeye gidiyor. Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde, heyelanlı bölgelerde yada imar alanı dışında veya hazine arazisi içersinde yapılmış gecekondular yıkılarak o bölgeler rehabilite edilecek ve buradaki gece kondu sahiplerine de toplu konut yapılacak. Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde tartışmalara neden olabilecek gelişmelerde şüphesiz yaşanacak. Bağlarbaşı Mahallesinde mezarlık yolu üzerinde bulunan roman evleri bu tartışmaların en başında gelecek yerleşim yerleri olacak. Şüphesiz ki; Sosyal Devlet anlayışı açısından baktığımızda bu projenin olumlu taraflarını bulabiliriz. Ancak, Sosyal Adalet açısından baktığımızda ise tam tersi bir durum ortaya çıkmaktadır. Kimileri de bu projenin hayata geçmesi ile birlikte Yalova’nın çirkin görüntülerden kurtulabileceğini de düşünebilir.

Kentsel Dönüşüm
Hükümet Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde kararnameyi hazırlayarak geçtiğimiz günlerde TBMM’ne sundu. Kararnameye göre, proje kapsamında konutunu 12 Ekim 2004'ten önce yapıldığını belgeleyen gecekondu sahiplerine faizsiz, 20 yıl vadeyle yapılacak sosyal konutlardan verilebilecek. Tasarı, imar planı bulunsun veya bulunmasın, kentsel ve kırsal tüm alanlarda, afetlere ve kentsel risklere duyarlı yaşam çevrelerinin oluşturulması için fiziki köhneme, sosyal ve teknik altyapının yetersiz ve niteliksiz olduğu alanların iyileştirme, tasfiye, yenileme ve gelişimini sağlamak üzere dönüşüm alanlarının tespitine ve dönüşümün gerçekleştirilmesine ilişkin esasları belirliyor. Tasarıya göre, dönüşüm alanı olarak belirlenen alanlardaki arsa, arazi ve bunların üzerindeki bütün yapılar, imar planına uygun olarak yeniden düzenlenecek.

Gecekondu Ve Teneke Ev Sahipleri
Bilindiği gibi Yalova son yıllarda yoğun bir niteliksiz göç aldı. Bu göçlerle birlikte Yalova’nın bir çok bölgesinde varoşların da ortaya çıktığını hepimiz görüyoruz. Göç edenlerin bir bölümü, bulabildikleri boş arsalara, hazine arazilerine barakalar yada gecekondular yaparak oturmaya başladılar. Hatta bu gecekonduların arasında Teneke evler bile söz konusu. Söz konusu bu yapılara kaçak elektriğin kullanılmasını önlemek için TEDAŞ tarafından da elektrik bile verildi. Yine kaçak olmasına karşın, yönetmelikler gereği bu tür yapılara şebeke suyu da bağlandı. Hazine arazisini gasp ederek, burada barakalarla, teneke evlerle veya betonarme binalarla yapılaşmaya gidildi. Böylelikle oturanlar bir şekilde bu teneke evlerde yada barakalarda oturduklarını belgeledikleri için yeni düzenlemeye göre hak sahibi olacaklar. Peki bu durumda, çalışarak vergisini ödeyen kayıt içi yaşamayı kendine şiar edinen, hazine arazisi işgal etmek yerine aldığı maaşının yarısından fazlasını oturduğu konuta kira olarak ödeyen vatandaşın suçu ne?

Depremzede Kiracının Suçu Ne?
Gerek, Bağlarbaşı Mahallesi mezarlık yolunda bulunan baraka yada teneke evlerde, gerekse de Yalova’ya son yıllarda göç edenlerin bir bölümü, devlet arazisi üzerine kurdukları gecekondular da “kayıt dışı” yaşamaya başladılar. Şimdi onlar düzenlenen bu projeyle hak sahibi olacaklar. Peki ya uzun yıllardan buyana Yalova’da kayıt içinde kiracı olarak yaşayıp, bir sabah enkaz altında uyanıp her şeyini kaybedenlerin durumu ne olacak? Onların tek suçu kiracı olmak mıydı? Vergisini düzenli olarak ödemek miydi? Onlar, kiracı olduklarını belgelemelerine rağmen o dönemlerde yapılan kalıcı konutlardan Sosyal-Adalet gerekçesiyle faydalanamamıştı. Onlara o dönem verilen yanıt ise; “ Siz kiracıydınız, yine kiracısınız” olmuştu. Bunu da bir kenara bırakırsak, bugüne kadar emek sarf ederek üretimden gelen gücünü kullanıp vergisini ödeyerek, ter döken memurlar, işçiler, köylüler kazandıkları paranın yarısından fazlasını kiraya veriyor. Ancak bunun karşılığında, hazine arazisini gasp ederek suç işleyerek yaptığı barakada kayıt dışı olarak yaşayanlara ise ödün veriliyor.

Ya Leş Kargaları Devreye Girerse
17 Ağustos depremi sonrasını hatırlarsınız. Prefabrik konutlar yapıldıktan sonra deprem rantını gören leş kargaları apar topar Yalova’ya gelerek, adamını bulup prefabrik konutlara yerleşmişlerdi. Gerçek depremzedeler ise açıkta kalmıştı Onlar ise, prefabrik konutlarda barınmaya ve deprem rantını yemeye başlamışlardı. Daha sonra hak sahibi olmayanlar, prefabrik konutla yetinmeyip, devletten kalıcı konut almak için çevirmedikleri tezgah bile kalmamışlardı. Hatta sahte belge düzenleyen organize bir çete dahi ortaya çıkmış, bu çeteyi Yalova emniyet müdürlüğü adliyeye sevk etmişti. Tüm bu yaşananlardan sonra leş kargalarının yeniden devreye girmesi de pek ala mümkün.